FİNANS MÜHENDİSİ TÜRKLER
Uzun bir süredir kaleme aldığım yazılarımı okuyanlar, takip edenler benim nasıl Türkiye aşığı ve Türk insanına hayran birisi olduğumu bilir.Türk insanının mücadeleci ruhu, zekası, çalışkanlığı, yaratıcılığı, zor şartlarda bile çözüm üretmesine hayranım.
Biz 80li yıllarda televizyondaki görüntü puslu olunca çatal takıp görüntüyü netleştiren, park sorunu nedeniyle ‘değnekçilik’ mesleğini icat etmiş, mezarlıklarda bile ‘mezar sulama’ gibi dünyada olmayan bir iş icat edip, mezarlığı işyerine çeviren yaratıcı bir milletiz.Yaratıcılıkta sınır tanımadığımızı bilen bilir. (Seçim meydanlarında bile ‘eşi olmayan eş’ vaad ederek işte, hizmette sınır tanımadığımızı ispatladık)
İlk kez 2006da Amerikalı gazeteci Jeff Howe’un ortaya attığı crowdsourcing (kitlesel tedarik) nitelemesiyle tohumları ekilen kitlesel fonlama kavramı on yıl içinde küresel olarak hızla yaygınlaşmıştır.
Kitle fonlaması özellikle 2008 yılında yaşanan küresel finansal krizden sonra küçük ölçekli ve erken aşama şirketlerin finansman bulmakta yaşadıkları zorluklara bir çözüm alternatifi olarak ortaya çıkmıştır
Kitle fonlaması, kâr amacı gütmeyen, kültürel ya da bireysel kuruculara olanak tanıyan yeni girişimlerin finanse edilmesinde kullanılan yeni bir yöntemdir
Kitlesel fonlama (Crowdfounding) kelime anlamı olarak internet ortamında projelere katılımcı finansman desteği sağlayan bir kitlesel fonlama biçimi anlamına gelmektedir. Finansal olarak ise girişimcilerin bir fikri hayata geçirmesi ya da bağış alması için internet üzerinden çok sayıda kişiden fon çağrısı yapması kitle fonlaması olarak ifade edilmektedir
1980 yıllardan itibaren küresel çapta oluşan sermaye birikimi globalleşmenin etkisi ile çok hızlı hareket etmeye başladı.Gelişen finans sektörü ile birlikte yeni ürünler oluşmaya başladı.Yeni finansal ürünlere duyulan ihtiyaç yeni meslekleri de beraberinde getirdi.’Finans Mühendisliği’ de popüler bir meslek haline geldi.Finans Mühendisliği bir firmanın maruz kaldığı veya kalabileceği finansal risklerin tümünün kapsamlı bir şekilde incelenmesinin istenmesidir. Bu süreç risklerin tanımlanması, ölçülmesi ve sonunda çeşitli enstrümanlarında (swaps, forwrds, futures vb.) kullanımıyla çözüm üretilmesini kapsamaktadır
Finans mühendisliği, finansal pazarları değerlendirmek, yatırım stratejilerini tespit etmek kadar yeni finansal ürünleri tasarlamak, üretmek ve pazarlamak için gerekli stratejileri geliştirmek, yeni finansal ürün ve enstrümanların ortaya çıkması bu finans mühendisliğini daha da çekici hale getirmiştir.
Finans mühendisleri öncelikle mevcut finansal enstrümanları kullanarak minimum risk ve minimum maliyet çerçevesinde müşterisine çözüm sunmayı amaçlar. Mevcut enstrümanlarla çözüm yetersizse, yeni enstrümanları araştırıp geliştirirler.
Ayrıca muhasebe kuralları ve vergi yasaları kapsamında firmanın avantaj sağlayabileceği boşlukları bulmak, fırsatları fark etmek veya yaratmak bir diğer çalışma alanlarıdır.
Kitle fonlamasında kitlelerden fon çağrısı için oluşturulmuş projeler internet
sitelerinden duyurulur.Buna ilişkin akış aşağıdaki gibi şekillendirilebilir.
İnternetin finansman bulma, alışveriş yapma, bağış toplama ve büyük topluluklara
erişimi oldukça kolay hale getirmesi gibi etkenler kitle fonlamasının kısa sürede
yaygınlaşmasını sağlamıştır
1956 yılında Siirt’te dünyaya gelen ve büyüyen bir yiğit Türk delikanlısı İstanbul’daki üniversite hayatından sonra iş hayatına atılır.Önce sürücü kursunu kurar, sonra da holding.Pazarlama, konut, turizm otelcilik gibi alanlarda faaliyet gösterir.Toplu konut projesi, otomobil üretimi derken ‘kitle fonlaması’nı keşfetmiştir.Gurbetçilerden topladığı fonlarla devremülk tarzı otel konseptini yaratmış ve ses getirmiştir.
Ancak şirketin mal varlığını ailesi üzerine geçirince hakkında sayısız dava açılmaya başlandı.Sonrasında siyasi kimliği vs derken akıllara kazınan bir figür haline gelmiştir.
Siirtspora başkan bile olan bizim yiğidimiz, finans mühendisliği yaparak fark etmeden de olsa Türkiye’ye dijital platformsuz kitlesel fonlamayı getirmiştir.
Onun izinden yürüyen tosuncuk ise bir adım öteye giderek işin içine bilgisayar oyunu da katarak ‘kitlesel fondipleme’ pardon pardon ‘kitlesel fonlama’ gerçekleştirerek 2018 yılına damgasını vurmuştur.
Temiz yüzlü, Giresun’un doğumlu, tosuncuğumuz bulaşıkçılık gibi işler yapsa da aslında doğuştan finans mühendisidir.Sektördeki açığı fark edip, kitleleri dualı açılışlarla biraraya getirip ‘kitlesel fonlama’yı başarmıştır.
Kitlesel fonlama ile girişimcilere aktarılan fonların Dünya Bankası’nın araştırmalarına göre 2025 yılında 90 milyar USD’ye erişmesi öngörülmektedir. Bu öngörünün gerçeklemesi durumunda kitlesel fonlama dünyadaki toplam girişim sermayesi hacminin 1.8 katı büyüklüğünde bir gelişim göstermiş olacaktır. Bu bağlamda en büyük potansiyelin Çin’de olduğu, Çin’i sırasıyla Doğu Asya, Orta Avrupa ve Latin Amerika’nın izlediği ileri sürülmektedir.
Türkiye’de finans dünyasında kitlesel fonlama yeni yeni konuşulmaya başlanmış iken Sermaye Piyasası Kurulu mevzuatsal hazırlıklara başlamıştır.
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun (SPKn) 3, 4, 16 ve 99’uncu maddelerinde yapılan değişiklikler ve SPKn’a eklenen 35/A maddesi ile kitle fonlamasına aracılık eden ve elektronik ortamda hizmet veren kitle fonlaması platformlarının kurulması ve faaliyete başlaması Sermaye Piyasası Kurulu’nun iznine tabi tutulmuş olup, platformların kuruluşlarına, ortaklarına, pay devirlerine, çalışanlarına, her bir fon sağlayıcısı tarafından yatırılabilecek veya proje sahipleri ile girişim şirketleri tarafından toplanabilecek paranın azami limitine ve faaliyetleri sırasında uymaları gereken diğer ilke ve esaslar ile toplanan fonların ilan edilen amacına uygun olarak kullanıldığının kontrolü ve denetimine ilişkin esaslar hususunda ikincil düzenleme yapma yetkisi de Sermaye Piyasası Kurulu’na verilmiştir.
Velhasıl kelam kitlesel fonlama tüm dünyanın gelişen şirketlerin desteklenmesi için çok önem verdiği bir alandır. Türkiye’de de projelerin hayata geçmesi, girişimcilerin desteklenmesi için çok gereklidir .Ancak kitlesel fonlama hayata geçerken yatırımcıların korunması, gerçek girişimcilerin desteklenmesi, suiistimallerin önlenmesine, mevzuatsal altyapıya dikkat edilmelidir.
Siirtli babayiğidimiz, tosuncuğumuz gibi yaşanan örnekler kaynakların gerçek yatırımlara ulaşmasını engellemekte, yatırımcıların güvenlerini kaybettirmektedir.
Son söz; her yiğidin gönlünde bir finans mühendisi yatar kabul ama Türkiye’de kaynaklar bu kadar kıt iken ‘Siirtli babayiğitlerimiz, tosuncuklarımız’ içlerindeki şu finans mühendislerini bir sustursalar da meydan gerçek girişimcilere kalsa.
Ponçik; Yazıda bahsedilen kişiler hayal ürünüdür diyelim siz inanın(!) Başımız derde girmesin.Siirtlilerimizi tenzih ederek yazdım yazıyı Siirt’i de Siirtli dostlarımızı da yürekten seviyorum.
Gülümseten finans magazin kitabi ACEMİ FİNANSÇININ GÜNLÜĞÜ-II geliyor.Az sonra
https://www.kitapyurdu.com/kitap/acemi-finanscinin-gunlugu/432984.html&filter_name=ilknur%20k%C4%B1rm%C4%B1z%C4%B1g%C3%BCl
Biz 80li yıllarda televizyondaki görüntü puslu olunca çatal takıp görüntüyü netleştiren, park sorunu nedeniyle ‘değnekçilik’ mesleğini icat etmiş, mezarlıklarda bile ‘mezar sulama’ gibi dünyada olmayan bir iş icat edip, mezarlığı işyerine çeviren yaratıcı bir milletiz.Yaratıcılıkta sınır tanımadığımızı bilen bilir. (Seçim meydanlarında bile ‘eşi olmayan eş’ vaad ederek işte, hizmette sınır tanımadığımızı ispatladık)
İlk kez 2006da Amerikalı gazeteci Jeff Howe’un ortaya attığı crowdsourcing (kitlesel tedarik) nitelemesiyle tohumları ekilen kitlesel fonlama kavramı on yıl içinde küresel olarak hızla yaygınlaşmıştır.
Kitle fonlaması özellikle 2008 yılında yaşanan küresel finansal krizden sonra küçük ölçekli ve erken aşama şirketlerin finansman bulmakta yaşadıkları zorluklara bir çözüm alternatifi olarak ortaya çıkmıştır
Kitle fonlaması, kâr amacı gütmeyen, kültürel ya da bireysel kuruculara olanak tanıyan yeni girişimlerin finanse edilmesinde kullanılan yeni bir yöntemdir
Kitlesel fonlama (Crowdfounding) kelime anlamı olarak internet ortamında projelere katılımcı finansman desteği sağlayan bir kitlesel fonlama biçimi anlamına gelmektedir. Finansal olarak ise girişimcilerin bir fikri hayata geçirmesi ya da bağış alması için internet üzerinden çok sayıda kişiden fon çağrısı yapması kitle fonlaması olarak ifade edilmektedir
1980 yıllardan itibaren küresel çapta oluşan sermaye birikimi globalleşmenin etkisi ile çok hızlı hareket etmeye başladı.Gelişen finans sektörü ile birlikte yeni ürünler oluşmaya başladı.Yeni finansal ürünlere duyulan ihtiyaç yeni meslekleri de beraberinde getirdi.’Finans Mühendisliği’ de popüler bir meslek haline geldi.Finans Mühendisliği bir firmanın maruz kaldığı veya kalabileceği finansal risklerin tümünün kapsamlı bir şekilde incelenmesinin istenmesidir. Bu süreç risklerin tanımlanması, ölçülmesi ve sonunda çeşitli enstrümanlarında (swaps, forwrds, futures vb.) kullanımıyla çözüm üretilmesini kapsamaktadır
Finans mühendisliği, finansal pazarları değerlendirmek, yatırım stratejilerini tespit etmek kadar yeni finansal ürünleri tasarlamak, üretmek ve pazarlamak için gerekli stratejileri geliştirmek, yeni finansal ürün ve enstrümanların ortaya çıkması bu finans mühendisliğini daha da çekici hale getirmiştir.
Finans mühendisleri öncelikle mevcut finansal enstrümanları kullanarak minimum risk ve minimum maliyet çerçevesinde müşterisine çözüm sunmayı amaçlar. Mevcut enstrümanlarla çözüm yetersizse, yeni enstrümanları araştırıp geliştirirler.
Ayrıca muhasebe kuralları ve vergi yasaları kapsamında firmanın avantaj sağlayabileceği boşlukları bulmak, fırsatları fark etmek veya yaratmak bir diğer çalışma alanlarıdır.
Kitle fonlamasında kitlelerden fon çağrısı için oluşturulmuş projeler internet
sitelerinden duyurulur.Buna ilişkin akış aşağıdaki gibi şekillendirilebilir.
- Bankaların küçük işletmeleri riskli sınıfına alması ve kredi vermek istememesi,
- Küçük ölçekli işler için finansman bulma maliyetinin fazla olması,
- Genel olarak pek çok kişinin yardımlaşmaya istekli olması ve
İnternetin finansman bulma, alışveriş yapma, bağış toplama ve büyük topluluklara
erişimi oldukça kolay hale getirmesi gibi etkenler kitle fonlamasının kısa sürede
yaygınlaşmasını sağlamıştır
1956 yılında Siirt’te dünyaya gelen ve büyüyen bir yiğit Türk delikanlısı İstanbul’daki üniversite hayatından sonra iş hayatına atılır.Önce sürücü kursunu kurar, sonra da holding.Pazarlama, konut, turizm otelcilik gibi alanlarda faaliyet gösterir.Toplu konut projesi, otomobil üretimi derken ‘kitle fonlaması’nı keşfetmiştir.Gurbetçilerden topladığı fonlarla devremülk tarzı otel konseptini yaratmış ve ses getirmiştir.
Ancak şirketin mal varlığını ailesi üzerine geçirince hakkında sayısız dava açılmaya başlandı.Sonrasında siyasi kimliği vs derken akıllara kazınan bir figür haline gelmiştir.
Siirtspora başkan bile olan bizim yiğidimiz, finans mühendisliği yaparak fark etmeden de olsa Türkiye’ye dijital platformsuz kitlesel fonlamayı getirmiştir.
Onun izinden yürüyen tosuncuk ise bir adım öteye giderek işin içine bilgisayar oyunu da katarak ‘kitlesel fondipleme’ pardon pardon ‘kitlesel fonlama’ gerçekleştirerek 2018 yılına damgasını vurmuştur.
Temiz yüzlü, Giresun’un doğumlu, tosuncuğumuz bulaşıkçılık gibi işler yapsa da aslında doğuştan finans mühendisidir.Sektördeki açığı fark edip, kitleleri dualı açılışlarla biraraya getirip ‘kitlesel fonlama’yı başarmıştır.
Kitlesel fonlama ile girişimcilere aktarılan fonların Dünya Bankası’nın araştırmalarına göre 2025 yılında 90 milyar USD’ye erişmesi öngörülmektedir. Bu öngörünün gerçeklemesi durumunda kitlesel fonlama dünyadaki toplam girişim sermayesi hacminin 1.8 katı büyüklüğünde bir gelişim göstermiş olacaktır. Bu bağlamda en büyük potansiyelin Çin’de olduğu, Çin’i sırasıyla Doğu Asya, Orta Avrupa ve Latin Amerika’nın izlediği ileri sürülmektedir.
Türkiye’de finans dünyasında kitlesel fonlama yeni yeni konuşulmaya başlanmış iken Sermaye Piyasası Kurulu mevzuatsal hazırlıklara başlamıştır.
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun (SPKn) 3, 4, 16 ve 99’uncu maddelerinde yapılan değişiklikler ve SPKn’a eklenen 35/A maddesi ile kitle fonlamasına aracılık eden ve elektronik ortamda hizmet veren kitle fonlaması platformlarının kurulması ve faaliyete başlaması Sermaye Piyasası Kurulu’nun iznine tabi tutulmuş olup, platformların kuruluşlarına, ortaklarına, pay devirlerine, çalışanlarına, her bir fon sağlayıcısı tarafından yatırılabilecek veya proje sahipleri ile girişim şirketleri tarafından toplanabilecek paranın azami limitine ve faaliyetleri sırasında uymaları gereken diğer ilke ve esaslar ile toplanan fonların ilan edilen amacına uygun olarak kullanıldığının kontrolü ve denetimine ilişkin esaslar hususunda ikincil düzenleme yapma yetkisi de Sermaye Piyasası Kurulu’na verilmiştir.
Velhasıl kelam kitlesel fonlama tüm dünyanın gelişen şirketlerin desteklenmesi için çok önem verdiği bir alandır. Türkiye’de de projelerin hayata geçmesi, girişimcilerin desteklenmesi için çok gereklidir .Ancak kitlesel fonlama hayata geçerken yatırımcıların korunması, gerçek girişimcilerin desteklenmesi, suiistimallerin önlenmesine, mevzuatsal altyapıya dikkat edilmelidir.
Siirtli babayiğidimiz, tosuncuğumuz gibi yaşanan örnekler kaynakların gerçek yatırımlara ulaşmasını engellemekte, yatırımcıların güvenlerini kaybettirmektedir.
Son söz; her yiğidin gönlünde bir finans mühendisi yatar kabul ama Türkiye’de kaynaklar bu kadar kıt iken ‘Siirtli babayiğitlerimiz, tosuncuklarımız’ içlerindeki şu finans mühendislerini bir sustursalar da meydan gerçek girişimcilere kalsa.
Ponçik; Yazıda bahsedilen kişiler hayal ürünüdür diyelim siz inanın(!) Başımız derde girmesin.Siirtlilerimizi tenzih ederek yazdım yazıyı Siirt’i de Siirtli dostlarımızı da yürekten seviyorum.
Gülümseten finans magazin kitabi ACEMİ FİNANSÇININ GÜNLÜĞÜ-II geliyor.Az sonra
https://www.kitapyurdu.com/kitap/acemi-finanscinin-gunlugu/432984.html&filter_name=ilknur%20k%C4%B1rm%C4%B1z%C4%B1g%C3%BCl