MERKEZ BANKASI DOĞRU REÇETE İLE YOLA DEVAM EDİYOR
Bu hafta sizlerle biraz geçmişe gitmek sonrasında da ABD ekonomisinin enflasyonla nasıl hızlı başa çıktığını anlatmak istiyorum.
Son günlerde çok konuşulan ABD tahvillerine bir bakalım. Şuanda ABD 10 yıllık tahvilleri %4,79 seviyesinde, 5 yıllık tahvilleri %4,75 seviyesinde ve 2 yıllık tahvilleri %5,08 seviyesinde.
Hadi biraz geriye gidelim. 20'nci yüzyılın en derin ekonomik krizi olan Büyük Buhran, 1929 yılında New York Borsası'nın çökmesiyle başlıyor. ABD ve Avrupa, başlayan finansal krizin etkilerinin derin hissedildiği yerler olurken, 1930’larda ciddi bir daralma yaşanıyor. Büyük buhran sonrası toparlanmaya çalışan ekonomiler 1939 -1945 arasında ikinci dünya savaşı ile yeniden sarsılıyor.
İkinci Dünya savaşı sırasında yeniden daralan ekonomi izlenirken, İkinci Dünya savaşı sonrası yeni dengeler ile ekonomi yapı taşlarındaki değişiklik ekonomide canlanma başlıyor ta ki 1973 Petrol krizine dek. 1970'lere gelindiğinde küresel ekonomi resesyon ile yüksek enflasyonun aynı anda görüldüğü stagflasyon dönemine girdi. 1973 yılındaki petrol krizi ve ABD Başkanı Richard Nixon'ın aldığı bir dizi kararla Bretton Woods sisteminin sona ermesi buna neden gösteriliyor.
Bu noktada Bretton Woods sistemini açmak isterim. Uluslararası para idare sistemi. Dünyanın önde gelen devletleri arasındaki ticari ve finansal işlemlerde uyulması gereken kurallar belirleniyor. Böylece anlaşmaya katılan ve parasını altına dönüştürülebilir yapmayı kabul eden her ülkenin parasının değeri dolara göre saptanmıştır. Dolar Altın ile dönüştürülebilirliğini koruyan tek ulusal para olarak kalmıştır.
1945 yılında kabul edilen Bretton Woods ekonomik sistemi 1971 yılında son buluyor. Böylece enerji kriziyle enflasyon tetiklenirken, düzendeki değişim durgunluğu getiriyor. Hem durgunluk hem enflasyon beraber iken buna stagflasyon diyoruz. Sonrasında ara krizler olsa da pandemi ye kadar ekonomiyi küresel çapta dev krizlerle tetikleyici etmen görünmüyor. Pandemiye dek 1980’lerde zirveyi gören ABD Tahvilleri düşüş eğilimde. 1981 yılında ABD 10 Yıllık tahvilleri %15 in üzerine çıkıyor.
Enflasyonda 1980lerde aynı şekilde %15 seviyesine yakın seyrediyor. Tahvil getirileri enflasyonun üzerine çıktıktan sonra enflasyonda düşüş başlıyor ABD ekonomisinde. ABD tarafında 2020 yılında %1’in altında faiz ve enflasyon görüyoruz. Hatta ABD öyle bir noktada ki 2020 başında, 2-5- ve 10 yıllık tahvillerin getirileri neredeyse aynı seviyede. Pandemi sonrası küresel piyasalarda ve ABD’de artan enflasyon ve yeniden artan faizler serüveni başlıyor. Rutinde ABD piyasasında olan en yüksek faiz 10 yıllık sonrasında 5 yıllık ve en düşük faiz 2 yıllık iken 2021 yılı sonunda 5 yıllık tahvil faizleri 10 yıllıklara göre daha yüksek getiriyor. 2022 Başında ise 2 yıllıklar 10 yıllıkların üzerine çıkıyor.
Temmuz 2022 de %9 üzerine çıkan enflasyon hızla düşmeye başlıyor. Yani kısacası ne zaman ki 2 yıllık faizler en yüksek faizleri görüyor ve 5 yıllık ile başa baş giderek 10 yıllık faizleri geride bırakarak ilerliyor enflasyon hızla düşüyor. Küresel çapta en hızlı toparlanma olarak ABD ekonomisi görülüyor. Ekim başında ABD de 2 yıllık tahvil getirileri yeniden 5 ve 10 yıllıkların altında kaldı. Taşlar yeniden yerine oturuyor diyebiliriz. Yıllık tüketici enflasyonu ise ABD de Ağustos için %3,7 açıklandı.
Biz Türkiye olarak pandemi sonrası faizlerde yapılan politikalar ile enflasyonu büyüttük. Son aylarda ise tıpkı ABD ekonomisinde olduğu gibi hızla faiz artışları ile ekonomiyi dengeleme çabasındayız. Mevcutta 5 yıllık tahvil getirileri TCMB %28.49 ile 2 yıllıkların üzerinde görünüyor. 2 yıllık tahvil getirisi % 24,17 iken, 10 yıllık tahvil getirisi ise %26,78 seviyesinde. Tam olarak doğru reçetede ilerlediğimizi görüyoruz.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Hafize Gaye Erkan Ekim’in ilk haftasında Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan ve Bütçe Komisyonunda bir sunum gerçekleştirdi. Enflasyon eşik değerlere gerileyene kadar büyümeden ödün vermeden de dezenflasyon sağlanabilir dedi Erkan. Diğer yandan sadeleşme kapsamında Kur Korumalı Mevduatlardan çıkış sürüyor ve Merkez Bankası rezervleri artıyor. Hisse senedi piyasasında ise yıl sonuna dek artışın devam etmesi bekleniyor.