Küresel fintech finansmanı rekor seviyelerden sonra 2023’te hız kesti
Fintech sektöründe yatırımlar 2021 ve 2022 yıllarındaki rekor seviyelerin ardından 2023’te yavaşlama sinyalleri gösterdi.
Bu yavaşlamanın sebeplerine bakacak olursak; ilk sırada hız kesen küresel ekonomik büyüme geliyor ve onu dalgalı piyasa koşulları takip ediyor. Bunlara ek olarak yukarı yönlü bir hareketin ardından geleneksel olarak gelen yavaşlamanın etkilerinin de görüldüğünü söyleyebiliriz. Genel koşulların yanı sıra şirketlerin kârlılıkları üzerinde baskı kuran yüksek sermaye maliyetlerinin de fintech finansmanı üzerinde aşağı yönlü bir etkiye sahip olduğu gözleniyor.
Küresel makroekonomik endişeler (yüksek enflasyon ve artan faiz oranları), jeopolitik gerilimler (Rusya ve Ukrayna arasında devam eden savaş) ve teknoloji sektöründeki zorluklar (düşük değerlemeler ve çıkışların azalması) gibi faktörlerin etkisiyle piyasayı saran belirsizlik ortamı yatırımcıları etkilemeye devam etti. Birkaç ABD bankasının 2023'ün başlarında çökmesi de birçok yatırımcının bu yılın ilk yarısında bekle ve gör pozisyonu almasına neden oldu.
Bu veriler ışığında, 2023 yılının ilk altı ayının küresel çapta fintech piyasası için gerek toplam finansman miktarında gerekse anlaşma sayısı açısından zor geçtiğini söyleyebiliriz. KPMG’nin Pulse of Fintech raporuna göre 2023 yılının ilk yarısında küresel çapta fintech’lere yapılan yatırımlar 2022 yılının ikinci yarısındaki 63,2 milyar dolardan 2023 yılının ilk yarısında 52,4 milyar dolara, aynı dönemler için anlaşma sayısı ise 2 bin 885’ten 2 bin 153’e geriledi. Diğer yandan ABD merkezli fintech’ler yatırımların üçte ikisinden fazlasını çekerken EMEA bölgesindeki fintech’lere yatırımlar yüzde 50'den fazla düştü.
Ancak bu dönemde bazı olumlu gelişmeler de yaşandı ve 2023'ün ilk yarısında bazı sektörler güçlü finansman çekmeyi başardı. Tedarik zinciri ve lojistik odaklı fintech'ler, bu yılın ilk yarısında 8,2 milyar dolar tutarında finansman çekerek, 2019 yılında görülen 5,5 milyar dolarlık yatırım rekorunu büyük bir farkla kırdı. Yeşil fintech’lere 2023 yılının ilk yarısında yapılan yatırımlar da 1,7 milyar dolara ulaşarak, 2022 yılındaki 1,5 milyar dolarlık yatırımı aştı.
Bölgesel ölçekte ise Amerika kıtasında fintech finansmanı, 2022 yılı ikinci yarısı ile 2023 yılı ilk yarısı dönemlerinde işlem sayısında 1.323'ten 1.011'e düşmüş olsa da yatırım miktarı açısından 28,9 milyar dolardan 36,1 milyar dolara yükseldi. EMEA bölgesinde ise yukarda ifade ettiğim üzere fintech finansmanı aynı dönemler için yüzde 50'den fazla düşüş kaydetti. Bölgede 2022 yılının ikinci yarısında 963 anlaşma ile gerçekleşen 27,3 milyar dolarlık yatırım miktarı, 2023 yılının ilk yarısında 702 anlaşma ile gerçekleşen 11,2 milyara geriledi. Fintech finansmanı Asya - Pasifik (ASPAC) bölgesinde de düştü. Bu bölgede aynı dönemler için anlaşma sayısı 583’ten 432’ye yatırım miktarı ise 6,8 milyar dolardan 5,1 milyar dolara geriledi.
Piyasalarda esen sert rüzgârları göz önüne aldığımızda 2023 yılının ilk altı ayında fintech finansmanının düştüğünü görmek sürpriz değil. Ancak fintech içindeki ödemeler, sigorta teknolojileri ve varlık teknolojileri gibi alt sektörlere büyük yatırımlar devam ediyor. Piyasa koşulları dengelenmeye başladığında, 2021'de yaşanan rekor seviyeler kadar olmasa da finansmanların muhtemelen toparlanacağını söyleyebiliriz.
Üretken yapay zekânın finansal hizmetlerdeki kullanımı konusunda henüz yorum yapmak için erken olsa da ileriye bakıldığında, özellikle siber güvenlik, regülasyon teknolojileri ve varlık teknolojileri gibi alanların muazzam ilgi ve finansman çekmesini öngörüyoruz. Önümüzdeki altı ay içinde, şirketler üretken yapay zekâdan etkili bir şekilde yararlanmanın yollarını aradıkça yatırımcıların da bu alana daha fazla ilgisini görebiliriz.
2023 yılının ikinci yarısı için fintech sektöründeki trendleri aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz:
Yatırımcıların yatırım yaparken kârlılığı önceliklendirmeye devam etmeleri bekleniyor. Bu noktada, yapısal olarak kârlı olmayan şirketlere yönelik büyük fonlama günlerinin geride kaldığı söylenebilir.
Ödeme kategorisinin tüm küresel pazarlarda popülerliğini koruyacağı öngörülüyor. Ödeme şirketleri, daha büyük ölçek ve erişim elde etmeye çalışırken birleşmelerde artış görülmesi mümkün olabilir.
Kurumsal sermayenin, kurumsal müşterilerin verimliliğini artıracak ve dijital dönüşümünü hızlandıracak çözümlere odaklanması bekleniyor. Bu çözümler, siber güvenlik ile finans, tedarik zinciri, lojistik ve ödeme süreçlerine iyileştiren uygulamaları kapsıyor.
Piyasa koşulları iyileştikçe birleşme ve satın alma aktivitelerinin de iyileşmesi öngörülüyor. Özellikle düşen değerlemelerin mevcut şirketler, özel girişim sermayesi ve rakip şirketler için M&A aktivitelerini canlandıracağı tahmin ediliyor.
Yapay zekâya olan ilgi artmaya devam edecek: Büyüyen şirketler, yatırım toplarken yapay zekâ yeteneklerini ön plana çıkarabilir. Büyük teknoloji devleri, sağlam veri ve büyük dil modelleri (LLM'ler) stratejileri sayesinde, üretken yapay zekâ temelli fintech çözümlerinin gelişiminde kritik bir rol oynayacaklar.
ESG alanında blok zinciri ve dijital varlık çözümlerine olan ilginin artması öngörülüyor. Kripto fonlamasının, regülatörlerin kontrolleri sıkılaştırmaya devam etmesi nedeniyle bu yılın ikinci yarısında yavaş seyretmesi beklenirken diğer blok zinciri tabanlı çözümlerin yatırımcılardan daha fazla ilgi göreceği tahmin ediliyor.
Bunlara örnek olarak ESG ve sürdürülebilirlikle uyumlu çözümleri gösterebiliriz: Karbon kredileri, tedarik zinciri izlenebilirliği, tokenize edilmiş iklim çözümleri gibi.