YÜKSEK ENFLASYON VE EKONOMİK DURGUNLUK DÖNEMLERİNDE DOLANDIRICILIK NİYE ARTAR?
NTV’nin web sitesinde* sadece son bir kaç aydaki dolandırıcılık haberlerinin başlıklarına bir göz atalım:
“Gizli fon dolandırıcılığı davası: Kayıp 11 milyon dolar nerede?”
“Forex yatırımı vaadiyle vurgun: 40 milyon TL dolandırdılar”
“İzmir’de yüksek kar vaadiyle 100 milyon TL’lik vurgun iddiası”
“1 milyar 650 milyon dolarlık miras yalanı 23 kişiyi, 23 milyon euro dolandıran 6 kişiye 230’ar yıl hapis istemi”
“Dolandırıcıların yeni yöntemi: Banka hesabı kiralama”
Maalesef bu liste uzayıp gidiyor. Peki dolandırıcılık vakaları neden son 1 yılda bu kadar arttı? Yüksek enflasyon dönemlerinde dolandırıcılık artar mı? Bu sorunun cevabı için, ilk kez, Cressy tarafından ortaya atılan suistimal üçgenini incelemek gerekir. Cressy’ye göre bir suistimalin meydana gelebilmesi için bu üç etmen bir araya gelmelidir: fırsat, baskı ve rasyonalizasyon.
“Suistimal Üçgeni” olarak adlandırılan bu kavram potansiyel bir dolandırıcının, suistimali gerçekleştirmeden önce, fırsat yönünde bir kapının açılmış olduğunu fark ettiğini, üzerindeki baskı unsurlarının kendisini açık duran kapıya yönelttiğini, kapının eşiğinden geçmesini sağlayanın ise “nedenselleştirme”, yani rasyonelleştirme olduğunu söyler. Tabii ki bir dolandırıcının bunu hayata geçirebilmesi için kapasitesinin de olması gerekir. “Kapasite” unsuru ise, suistimalcinin “eşikten geçebilme” potansiyelidir. Örnek vermek gerekirse:
Fırsat: Şirket/Banka iç kontrol sistemindeki zayıflıklar ve çalışanın bu zayıflıkları bilecek kadar uzun süre çalışıyor olması
Baskı: Dolandırıcının mali sorunları olması, açgözlülük
Rasyonalizasyon: Dolandırıcının herhangi bir sebeple haksızlığa uğradığını düşünerek yaptığı eylemi meşrulaştırması
Yüksek enflasyon dönemlerinde artan fiyatlar suistimal üçgeninin tüm unsurlarını şiddetlendirir: baskı, fırsat ve rasyonalizasyon. Yaşam maliyetlerindeki artış ve finansal zorluklar insanlarda daha fazla baskı yaratacak ve finansal zorluklar davranışları için rasyonalizasyon sağlayacaktır.
Yüksek enflasyon, dolandırıcıların finansal zorluklar yaşayan insanlardan yararlanmalarını kolaylaştırır. Örneğin, yaşanan pek çok olayda olduğu gibi sahte yatırım fırsatları ile yüksek getiri hayalleri satabilirler.
Yine yüksek faiz oranları tüketiciler için kredi almayı zorlaştırır ve maliyetini artırır. Bu durumda kredi başvurularında da dolandırıcılıklar artabilir; gelirini yüksek göstermek veya borç durumunu düşük göstermek gibi. Ayrıca ihtiyaçları için krediye ulaşamayan insanların yüksek getiri vaatleri ile kandırılma ihtimalleri de artar.
Ayrıca ekonomik durumun bozulduğu dönemlerde şirketlerin insan kaynağında kısıntıya gittiği, bu durumun iç kontrol zayıflıklarına ve görevler ayrılığı ilkesinin bozulmasına yol açtığı da bilinmektedir.
Dolayısıyla içinde bulunduğumuz dönemde fırsatları ortadan kaldırmak suistimalleri azaltmanın tek yoludur. İç kontrol sistemlerini güçlendirmek, etik ve uyum programlarının etkinliğini artırmak, ihbar mekanizmalarını hayata geçirmek, etik ve suistimal farkındalık eğitimlerini artırmak, teknolojik çözümlerle suistimal senaryolarını takip etmek alabileceğiniz önlemlerden bazılarıdır.
Dolandırılmadığınız bir sene dileğiyle,
*NTV haber sitesinden alınmıştır.