HIZHerkese selam. Geçen sayımızda Motosiklet İdare Sistemi’nin ‘konum’ adımını konuşmuştuk. Bu ay artık sıra hızımızı ayarlamaya geldi diyelim ve sistemin ‘hız’ adımını anlatmaya başlayalım. Trafik koşulları, hava ve yol şartları sürekli değiştiğinden hızımızı doğru ayarlamak için becerimizi geliştirmemiz gerekiyor. Sistemi başından doğru uygularsak işimiz kolaylaşır.Hızımızı ayarlamaya geçmeden önce yapmamız gerekenler var tabii. Bilgiyi çabuk ve doğru bir şekilde alıp hemen yolun üzerinde kendimize en çok görüşü alabileceğimiz bir konum seçmemiz gerekiyor. Yani doğru gözlem ve doğru konum alabilirsek ancak doğru hıza karar verebiliriz.Potansiyel tehlikelerin neler olduğunu mümkün olduğunca erken görüp idrak etmek kritik önem taşıyor burada. Potansiyel tehlikeler nelerdi birlikte hatırlayalım. Bir, hava, yol ve görüş şartlarına bağlı tehlikeler, yağışlı hava gibi. İki, tehlike oluşturabilecek fiziksel şartlar, mesela kavşak ya da bir viraj gibi. Üç ise trafik şartlarına bağlı tehlikeler, mesela yayalar, bisikletliler, arabalar gibi.Hızı ayarlamanın birinci aşaması potansiyel tehlikelerin neler olduğunu bilmektir. Tehdidin ne olduğunu bilelim ve anlayalım ki ona göre önlem alalım. İkinci aşama ise bu potansiyel tehlikelere karşı vereceğimiz doğru tepkiye karar vermektir. Son aşama ise bu tepkiyi uygulamaktır. Tabii ki bu aşamaları sırasıyla uygulamamız gerekiyor. Önce gerekiyorsa konum, sonra halen ihtiyaç varsa hız değiştirilmeli. Konum ya da hız değiştirmeden önce ayna kontrolü yapmayı kesinlikle unutmuyoruz. Ayna kontrol kuralımızı birlikte hatırlayalım.Ayna kontrolü her yön ve hız değiştirmeden önce mutlaka yapılmalıdır.Tabii hızı seçerken kendi bilgi ve becerimizin farkında olmamız gerekiyor. Profesyonel bir sürücü ile acemi bir sürücünün viraj giriş, viraj içi ve çıkış hızlarının farklı olması çok normal. Acemi sürücünün profesyonel sürücü ile aynı hızla viraja girmeye çalışması büyük ihtimalle felaketin başlangıcı olur. Buraya kritik bir parantez açmak istiyorum. Çoğu motosiklet sürüsü daha tempolu motosiklet kullanmaya özenir ve gelişimi henüz bir aşamaya gelmeden hızlanmak ister yani acele eder.Tempolu kullanmayı güvenli ve akıcı şekilde yapabilmek için ilk önce kendimizi geliştirmeli, sistemi kullanmayı öğrenmeli, daha sonra üzerine yeterli isek hızı koymalıyız. Yani doğru, kesin ve hassas bir sistemli sürüş üzerine makul hızı eklersek ortaya bir şaheser çıkar. Tam tersini yapmak ise, yani sistemli bir sürücü olmadan hızlanmak ise kazaya davet çıkarır. Hız Algısı diye önemli bir kavramımız var, burada sözünü etmek istediğim. Hangi koşullar için hangi hızda olmamız gerektiğini bilmek ve uygulamak ileri sürüşün kritik önemdeki konularından biri. Çünkü trafikte her an her şey değişebiliyor. Bölünmüş bir yolda gidiyoruz. İki şerit gidiş, iki şerit geliş. Bir anda baktık ki sağ tarafta araçlar marketin önünde sağ şeritte park etmişler. Kapıları açılabilir, araçların arasından bir yaya çıkabilir. Yani şartlar değişti.Hemen aniden çıkacak ya da kapısı açılacak bir arabadan etkilenmeyeceğimiz yolun soluna geçerek, hızımızı önümüze bir yaya atlama durumunda durabileceğimiz hıza göre ayarlamamız gerekiyor. Bu ayarlamayı yapmayan ya da yapamayan sürücünün hız algısı henüz gelişmemiştir ve tehlikelere açıktır. Sürücünün değişiklere hemen ayak uydurması ve doğru hızı bulması gerekiyor. Kendi hızımız ile diğer araçların hızını doğru algılamak ve hızları birbirine uygun hale getirmeliyiz. Örneğin sollamalarda kendi hızımızı, sollayacağımız aracın hızını ve varsa karşıdan gelen aracın hızını doğru algılamak büyük önem taşıyor.Otoyol sürüşünden sonra nispeten yavaş seyreden bir trafikte diğer araçların hızını ve onlarla olan mesafeyi ayarlamak, hız algısındaki uyumu hemen sağlamak ile başarılabilir. Eğer ayarlamayı zamanında yapamıyorsak bu durumda paçamızı zor durumlardan kurtarmak için sert kaçış hareketleri ile debelenmelere başlarız ki her debelenme başka bir probleme yol açar. Ani frenler, ani kaçışlar hep motosikletin stabilitesinin ve tutuşunun bozulmasına yol açar. Akıcılık ortadan kalkar.Sistemli sürüş ve tecrübe ile hız algımız gelişir. Acele etmeden, öğrendiklerimizi uygulayarak kendimize zaman tanıyalım. Tecrübelerimizin üzerine koyarak gidelim.Bir de zamanı gelmişken doğru hız nedirin tanımlamasını da hemen yapalım:Kendi şeridimizde ve engelsiz olarak görünen mesafe içerisinde durabileceğimiz hız doğru hızdır.Dileyim bir kavşağa geliyoruz. Ortaya çıkabilecek bir tehlikeye karşı güvenli bir şekilde durabilecek hızda olmamız çok önemli. Ya da tali yoldan her an yolumuza çıkabilecek araca göre güvenli olan hızı seçmeliyiz. Hızımızı doğru ayarlamazsak her şeyi şansa bırakmış oluruz ki buna ileri sürüş demek mümkün değildir.Anlatmak istediğim, önemli olduğunu düşündüğüm 2 konu daha var. Birincisi durma mesafesi. Durmak deyince fren yaparak hızın sıfıra indirildiği süre ve mesafe olarak anlaşılabilir ama bu tam olarak doğru değil. İlk önce fren yapmamızı gerektirecek tehlikeyi algılarız, sonra nasıl tepki vereceğimize karar veririz.Bu da zaman alır. Yani fren mesafesinin üzerine bir de algı ve tepki mesafesi ve süresini de koymamız gerekir. Yolun kenarından bize doğru koşan köpeği gördük, bu şekilde yol almaya devam edersek çarpacağımızı anladık ve fren yapmaya karar verdik.Daha elimiz frene dahi gitmedi. Peki bu algı ve tepki için harcadığımızı sürede ne kadar yol kat ettik? Kaç metre ilerledik? Toplam fren mesafesini hesaplarken algı ve tepki süresinde kat ettiğimiz mesafeyi de eklememiz gerekir. 70 km ile giden bir sürücünün algı ve tepki mesafesi yaklaşık 15 metredir. Fren yapması ile durması ise bir 32 metre daha alır. Yani toplam 47 metre.Efendim benim motor seninkinden daha iyiydi, lastiklerim şöyle, fren sistemim, amortisörlerim böyleydi. Hadi benden 5 metre hediye. 42 metre. Çok ciddi bir mesafe. 10 ya da 11 araba uzunluğu demek. Tabii motorun teknik durumu ve yol koşullarının mükemmel olduğu durumdan söz ediyoruz. Hele hele hızımız daha da artarsa hesap değişiyor. Hız iki katına çıkınca, diyelim 70 km değil de 140 km ile giden bir sürücünün fren mesafesi 4 katına çıkar. Burada doğru fren nasıl yapılır konusundan değil doğru hızdan söz ediyoruz. Bugün burada amacımız hızı doğru seçmenin önemini vurgulamak.Hız ve görüş ilişkisinden söz etmek istiyorum son olarak. Hızımızı arttırmak yani ivmelenmek için görüşümüzün de artması gerekir. Ne demiştik doğru hızı anlatırken: Engelsiz olarak görülebilecek mesafede durabilecek hız. Görüşümüzün hızımız üzerinde bir otoritesi olmalı. Görüşümüz artarsa hızımız artabilir, görüş azalırsa hızımız azalmalıdır. Gördüğümüz kadar gidebiliriz. Daracık bir köy yolu, sürekli viraj, her taraf ağaçlarla kaplı. Sonra evler ve duvarları ve aralardan çıkan talihi yollar. Doğru hız bu şartlara göre tekrar belirlenmeli.Diyelim kapalı bir viraja yaklaşıyoruz. Yani yolun çıkışı görünmüyor. Daha çok görüş alabilmek için konumladık ancak viraja yaklaştıkça yol yüzeyinde net olarak görünen en uzak noktaya olan mesafemiz azalıyor. Yani viraj keskinleşiyor. Kendi şeridimiz içerisinde engelsiz olarak görünen mesafede durabileceğimiz bir hıza karar vermemiz gerekiyor. Hızımız fazla mı? O zaman dönmeye başlamadan yani motorumuz dikken yavaşlamalıyız. Sonra baktık görüş açılmaya başladı, yine ivmelenmeye başlayabiliriz. Unutmayalım, hız görüşün artış oranına göre artmalıdır.Ne kadar görüş, o kadar hız diyelim. Eğer hızımız görüş seviyemizin üzerindeyse yani sahip olduğumuz görüşe göre hızımız yüksek kalmışsa görüşten alınan bilgilerin değerlendirilmesi zorlaşır, bunun için yeterli zamanımız kalmaz. Bu durumda kendimize algı ve değerlendirme yapmak yeterli zamanı vermek için hızı düşürmemiz gerekir. Görüş artınca hız artabilir ama görüş azalınca hız da kesinlikle azaltılmalıdır. Şöyle bağlayalım sevgili arkadaşlar.Daha doğru karar verebilmek için zamana ihtiyacımız var. Ancak Motosiklet İdare Sistemi’ni doğru uygulayarak bu zamanı kendimize kazandırabiliriz. Uygulamadaki mükemmelliğe ise tecrübe, bilgi ve pratiği artırarak ulaşabiliriz. Gelecek sayıda sistemin yeni bir adımı ile birlikte olmak üzere, selamlar, sevgiler.Hasan Erkan Anlar – TMF (A) İleri Sürüş Eğitmeni
E-Mobility
06 Ağustos 2023 - 12:46
HIZ
HIZ Herkese selam. Geçen sayımızda Motosiklet İdare Sistemi’nin ‘konum’ adımını konuşmuştuk. Bu ay artık sıra hızımızı ayarlamaya geldi diyelim ve sistemin ‘hız’ adımını anlatmaya başlayalım. Trafik koşulları, hava ve yol şartları sürekli değiştiğinden hızımızı doğru ayarlamak için becerimizi geliştirmemiz gerekiyor. Sistemi başından doğru uygularsak işimiz kolaylaşır.
E-Mobility
06 Ağustos 2023 - 12:46
İlginizi Çekebilir