Dünyada ve ülkemizde, bugüne kadar sayısız kez zekice ve kusursuzca planlanmış dolandırıcılık olaylarına şahit olduk.
Ancak teknolojinin hızla evrimleşmesiyle birlikte bu dolandırıcılıklar da şekil ve boyut değiştiriyor. Artık dolandırıcılar, sadece geleneksel yöntemleri kullanmakla kalmıyor,
Yapay zeka teknolojilerini de kendi lehlerine şekillendiriyor.Emniyet teşkilatı belirli aralıklarla vatandaşlara uyarı mesajları göndermekte. Bu mesajlar genellikle “Telefonda kendini asker, savcı, polis olarak tanıtıp sizden para isteyenlere itibar etmeyiniz…” minvalinde bilgilendirmeler içeriyor. Halkı bilinçlendirmek adına faydalı olan bu uygulama, dolandırıcılık yöntemleri değiştikçe yetersiz kalabiliyor. Bu aslında bitmek bilmeyen bir kedi-fare kovalamacasına benziyor.
Kaan AdanırDerin sahtecilik (Deepfake)
Son dönemlerde giderek daha fazla gündeme gelen bir dolandırıcılık yöntemi de "deepfake" teknolojisi. Derin sahtecilik anlamına gelen bu yöntem, son derece karmaşık ve kurnazca kullanılabilen bir teknik olarak öne çıkıyor. Sosyal medyada tanınır ve güvenilir isimlerin videolarına rastlayıp, onların beklenmedik yatırım veya emlak markalarının reklam yüzü olduklarını görebiliyoruz. Oysa böyle bir durum gerçekte hiç olmamış oluyor.Bunun bire bir yaşadığım bir örneğini de sizlerle paylaşmak isterim. Annem, ülkede sevilen ekran yüzlerinden birinin sosyal medyada bir reklama konu olduğunu görünce bana sordu. Ben de bunun dolandırıcılık olabileceğini söyledim ve ilgili bağlantıya tıklamaktan vazgeçti. Bu olay belki üç, belki beş ay önce yaşanmış olabilir. Ancak son zamanlarda benzer dolandırıcı içeriklere daha az rastlıyorum. Muhtemelen toplumun konuyla ilgili bilinci arttı ve emniyetin siber suçlarla mücadele birimleri bu konuda daha aktif rol oynamaya başladı.
Ne yapmalıyız?
Her ne kadar bu dolandırıcılıklar yapay zeka ile hazırlansa da arkasında her zaman bir insan olduğunu unutmamalıyız. Bu nedenle, resmi kurumların ve emniyet teşkilatının açıklamalarını yakından takip etmek önemlidir.Bunun yanında, bireysel farkındalık da kritik bir rol oynar. Sosyal medyada veya internette gezinirken karşımıza çıkan içerikleri hemen doğru kabul etmek yerine, kendi eleştirel süzgecimizden geçirmeliyiz. Görsel ve videolar psikolojik olarak insanlara daha güven verici görünse de, bunların manipüle edilmiş olabileceğini göz önünde bulundurmalıyız. Basit bir internet araştırması veya ilgili içerikle ilgili şikayet olup olmadığını kontrol etmek, dolandırıcılıktan korunmak adına etkili bir yöntem olabilir.
Unutmayalım, Teknoloji geliştirildikçe dolandırıcılar da yeni yöntemler buluyor. Bu nedenle bilinçli ve temkinli olmak, en büyük silahımız olacak.