TCMB'nin yeni düzenlemesi sonrası mevduat faizlerinde yükseliş beklentisi
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) liralaşma stratejisi çerçevesindeki hamlelerine devam ederken, son hamlenin mevduat faizleri üzerinde yukarı yönlü etkide bulunması bekleniyor.TCMB’den bankalara gönderilen ve belgeye göre TL mevduat/katılım payı oranı yüzde 50’nin düşük olan bankaların zorunlu karşılıklarına yüzde 8 komisyon uygulanacak. Yeni oranlar 23 Aralık hesaplama tarihinden itibaren geçerli olacak.Yeni düzenleme bankacılık sektörü için ne anlama geliyor? Piyasanın ilk tepkileri ne yönde oldu? Bu uygulamanın devamının gelmesi bekleniyor mu?Uzmanlar söz konusu düzenlemenin etkilerini değerlendirdi.
"Mevduatta faizler yukarı çıkabilir"
Komisyon düzenlemesinin ilk adımı Eylül ayında gelmişti ve oran yüzde 3 olarak belirlenmişti. Birçok banka gaza bastığı TL mevduatında sahaya ekstradan primler önererek payı artırmaya çalıştı. Bunun üzerine bankaların çoğu kendini komisyon gerektiren yüzde 50 seviyesinin üzerine atmayı başardı.Yeni düzenleme ile çıta daha yüksek bir yere konmuş oldu.TL payı yüzde 50 ile 60 arasında olan bankaların zorunlu karşılıklarından yüzde 3 komisyon alınacak. TL mevduat oranı yüzde 60’ın üzerinde olan bankalara ise herhangi bir komisyon uygulanmayacak.
TFG İstanbul Menkul Değerler Genel Müdürü
Mete Yüksel, önümüzdeki dönemde TCMB, TL vadeli mevduata sınırlama getirmezse faizlerin daha da arttığı görülebilir yorumunu yaptı. Yüksel, şöyle konuştu:“Ekstra komisyon sektördeki büyük bankaların son bir yıllık kârlarının yüzde 8’ine ve özsermayelerin yüzde 2’sine denk geliyor. Bu, bizim için değerleme tarafında anlamlı. Bunun olumsuz etkisi bankacılık sektörü üzerinde yüzde 2 seviyesindeyse, değerleme etkisinin de yüzde 2 olması beklenebilir. Bankalar ilk dönemde buradan bir darbe yiyebilir; fakat sonrasında sınır üzerine çıkıp bu etkileri azaltacaklardır”
"Bankaların kendini yeniden konumlandırmasına yol açacak"
Gedik Yatırım, Yatırım Danışmanlığı Müdürü
Üzeyir Doğan, “İlk etaptaki yüzde 50 sınırı bankalar tarafından büyük oranda aşıldıktan sonra TL mevduat faizlerinde yüzde 25-30 aralığını görmeye başladık. Bu, mudilerin paralarını TL mevduata taşımasındaki en etkili unsurlardan biri oldu. Önümüzdeki dönem de piyasa döviz likiditesi sağlama, TL’ye talebi artırma gibi bir sonuç doğuruyor olacak” dedi.Bu uygulamaların piyasayı destekleyen ve dengeleyen unsurlar olduğunu söyleyen
Doğan, yatırımcının TL’ye normal şartlarda da tercih edilebilir bir beklenti ve getirisi olduğu kanaatiyle yönelmesi ve fiyatların buna göre oluşmasının çok daha iyi bir uygulama olacağını belirtti.“Biz,
politika aracı olarak bu makroihtiyati tedbirleri, yan yolları kullanmaya devam edeceğiz. Önümüzdeki dönemde anlaması zor veya kolay bu tarz uygulamaların gelmeyi sürdürdüğünü göreceğiz.”