Sıkılaşmada Beklenen Sert Adım, Simetrik Faiz Koridoru Korunarak Gerçekleşti
Geç Likidite Penceresi Faiz Oranı %27 TCMB bugünkü PPK toplantısında, 300-500 baz puan arasında yoğunlaşan artış beklentilerinin üzerinde, politika faiz […]
Geç Likidite Penceresi Faiz Oranı %27
TCMB bugünkü PPK toplantısında, 300-500 baz puan arasında yoğunlaşan artış beklentilerinin üzerinde, politika faiz göstergelerinde 625 baz puanlık artışlar gerçekleştirdi. Hatırlanacağı üzere Temmuz toplantısında, 75-100 baz puan arasındaki ortalama faiz artış beklentisine karşılık, faiz göstergelerinde herhangi bir değişikliğe gitmemişti. Böylece son kararla, ana politika faizi olan bir haftalık repo ihale faiz oranı %17,75’ten %24’e, faiz koridoru da %16,25-19,25 bandından %22,50-25,50 seviyesine yükseltilmiş oldu. Olağanüstü durumlarda başvurulabilecek politika aracı durumuna geri getirilen geç likidite penceresi (GLP) faiz oranı da %20,75’ten %27’e çıkarıldı.
Bu yıl içinde yapılan parasal sıkılaşma adımlarını hatırlayacak olursak, TCMB sadeleşme öncesinde ana politika aracı haline gelen GLP’de, önceden belirlenmiş 25 Nisan toplantısında 75 baz puanlık ölçülü, 23 Mayıs’taki olağanüstü toplantısında ise 300 baz puanlık sert faiz artırımına gitmiş; 28 Mayıs’ta açıkladığı kararıyla da sadeleşmenin son adımını tamamlayarak, politika faizini tekrar bir haftalık repo ihale faiz oranı haline getirmiş ve %8’den %16,50’ye çekmişti. GLP’yi ise, eski dönemde olduğu gibi, olağanüstü durumlarda başvurulacak araç haline getirerek %19,50’ye yükseltmişti. 7 Haziran’daki PPK toplantısında da politika faiz göstergelerinde 125 baz puanlık artışlar gerçekleştirmişti. Böylece, yılbaşından beri GLP’de toplam 1425 baz puan, bir haftalık repo ihale faiz oranında da 1600 baz puanlık artışlar gerçekleştirilerek güçlü bir sıkılaşma süreci yürütmüş oldu.
Enflasyondaki Seviyeler Sert Faiz Artırımında Etkili Oldu
TCMB’nin bugünkü toplantısında açıkladığı sert faiz artırımı kararının arkasında, enflasyonun genele yayılan bir yükselişle ulaştığı yüksek seviyeler ve enflasyon beklentilerinde kötüleşmenin etkili olduğunu görüyoruz. Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar da sıkı duruşu sürdürme konusunda kararlılığın korunduğunu izliyoruz.
Ekonomiden Yeniden Dengelenme
Diğer taraftan, sıkılaşma adımlarının gecikmeli etkisi, ekonomide yeniden dengelenme çerçevesinde iç talepte gözlenen yavaşlama, maliye politikasında disiplin yaklaşımının belirginleştirilmesi gibi etkenler doğrultusunda, enflasyon görünümünde iyileşmenin de gözlenmesi halinde, 2019 yılında parasal sıkılaşmada geri adımların gündeme gelmesinin de mümkün olabileceğini düşünüyoruz.
Yıllık Enflasyon 2019’un İlk Yarı Sonuna Kadar Yüksek Seviyelerde Kalabilir
Bu noktada, kurda gözlenen iyileşme eğilimi, küresel koşulların dalgalanmalarla birlikte gelişen piyasaları destekleyici yönde kalması, petrol fiyatlarının yükselişlerle birlikte belli bantta hareketi gibi unsurları tekrar dezenflasyon sürecine dönüş açısından destekleyici buluyoruz. Ancak, yıllık enflasyonun özellikle gelecek yılın ilk yarı sonuna kadar yüksek seviyelerde kalabileceğinden dolayı, kısa vadede sıkı duruşta bir değişiklik beklemiyoruz.
Kaynak: Halk Yatırım Değerlendirme Notu
Geç Likidite Penceresi Faiz Oranı %27
TCMB bugünkü PPK toplantısında, 300-500 baz puan arasında yoğunlaşan artış beklentilerinin üzerinde, politika faiz göstergelerinde 625 baz puanlık artışlar gerçekleştirdi. Hatırlanacağı üzere Temmuz toplantısında, 75-100 baz puan arasındaki ortalama faiz artış beklentisine karşılık, faiz göstergelerinde herhangi bir değişikliğe gitmemişti. Böylece son kararla, ana politika faizi olan bir haftalık repo ihale faiz oranı %17,75’ten %24’e, faiz koridoru da %16,25-19,25 bandından %22,50-25,50 seviyesine yükseltilmiş oldu. Olağanüstü durumlarda başvurulabilecek politika aracı durumuna geri getirilen geç likidite penceresi (GLP) faiz oranı da %20,75’ten %27’e çıkarıldı.
Bu yıl içinde yapılan parasal sıkılaşma adımlarını hatırlayacak olursak, TCMB sadeleşme öncesinde ana politika aracı haline gelen GLP’de, önceden belirlenmiş 25 Nisan toplantısında 75 baz puanlık ölçülü, 23 Mayıs’taki olağanüstü toplantısında ise 300 baz puanlık sert faiz artırımına gitmiş; 28 Mayıs’ta açıkladığı kararıyla da sadeleşmenin son adımını tamamlayarak, politika faizini tekrar bir haftalık repo ihale faiz oranı haline getirmiş ve %8’den %16,50’ye çekmişti. GLP’yi ise, eski dönemde olduğu gibi, olağanüstü durumlarda başvurulacak araç haline getirerek %19,50’ye yükseltmişti. 7 Haziran’daki PPK toplantısında da politika faiz göstergelerinde 125 baz puanlık artışlar gerçekleştirmişti. Böylece, yılbaşından beri GLP’de toplam 1425 baz puan, bir haftalık repo ihale faiz oranında da 1600 baz puanlık artışlar gerçekleştirilerek güçlü bir sıkılaşma süreci yürütmüş oldu.
Enflasyondaki Seviyeler Sert Faiz Artırımında Etkili Oldu
TCMB’nin bugünkü toplantısında açıkladığı sert faiz artırımı kararının arkasında, enflasyonun genele yayılan bir yükselişle ulaştığı yüksek seviyeler ve enflasyon beklentilerinde kötüleşmenin etkili olduğunu görüyoruz. Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar da sıkı duruşu sürdürme konusunda kararlılığın korunduğunu izliyoruz.
Ekonomiden Yeniden Dengelenme
Diğer taraftan, sıkılaşma adımlarının gecikmeli etkisi, ekonomide yeniden dengelenme çerçevesinde iç talepte gözlenen yavaşlama, maliye politikasında disiplin yaklaşımının belirginleştirilmesi gibi etkenler doğrultusunda, enflasyon görünümünde iyileşmenin de gözlenmesi halinde, 2019 yılında parasal sıkılaşmada geri adımların gündeme gelmesinin de mümkün olabileceğini düşünüyoruz.
Yıllık Enflasyon 2019’un İlk Yarı Sonuna Kadar Yüksek Seviyelerde Kalabilir
Bu noktada, kurda gözlenen iyileşme eğilimi, küresel koşulların dalgalanmalarla birlikte gelişen piyasaları destekleyici yönde kalması, petrol fiyatlarının yükselişlerle birlikte belli bantta hareketi gibi unsurları tekrar dezenflasyon sürecine dönüş açısından destekleyici buluyoruz. Ancak, yıllık enflasyonun özellikle gelecek yılın ilk yarı sonuna kadar yüksek seviyelerde kalabileceğinden dolayı, kısa vadede sıkı duruşta bir değişiklik beklemiyoruz.
Kaynak: Halk Yatırım Değerlendirme Notu