KOBİDER Genel Başkanı Nurettin Özgenç, esnaf kredileri için Başbakan Binali Yıldırım'a seslenerek, "Buradan açık ve net şekilde Binali Yıldırım’a...Ak Parti Genel Başkanvekili ve Başbakan Binali Yıldırım’ın, partisinin TBMM Grup toplantısında, esnaf ve sanatkarların kullanacağı işletme kredisi sınırının 150 binden 200 bin liraya çıkarılacağını açıklamıştı.Başbakan Yıldırım’ın esnaflara yönelik yaptığı açıklama için KOBİDER Genel Başkanı Nurettin Özgenç yaptığı yazılı açıklamada “Başbakan Yıldırım’ın ‘esnafa ne yapsak azdır’ sözü, en az kredi kadar esnaf ve KOBİ’lere moral oldu ” dediDernekten yapılan yazılı açıklama şu şekilde: KOBİDER/ÖZGENÇ: Krediyi Halkbank verdiğine göre aracıya ne gerek var?Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Genel Başkanı Nurettin Özgenç, “Başbakan Binali Yıldırım’ın Ak pardi Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Türkiye için çalışan, alın teri döken, akıl teri döken, katma değer üreten herkesin başlarının üzerinde yeri olduğunu dile getirip, Esnafı, büyüyen, güçlü Türkiye’nin ana belkemiği olarak gördüklerini”ve “Esnaf üretiyor, istihdam sağlıyor, ekonomiyi ayakta tutuyor, unutulan sanatları yaşatıyor. Onun için esnafa ne yapsak azdır, daha fazlasını da inşallah bütçe imkanlarıyla yapacağız”sözleri en az kredi kadar esnaf ve KOBİ’lere moral olmuştur. Başbakan Yıldırım’ın ‘esnafa ne yapsak azdır’ sözü, kredi kadar esnaf ve KOBİ’lere moral olduBiz KOBİDER olarak; Ak parti hükümetlerinin sunduğu desteklerin farkındayız.En son olarak, esnaf ve KOBİ’lere yönelik ilk yılı ödemesiz 3 yıl vadeli 50 bin liraya kadar faizsiz kredi verilmesi piyasalara kısmen de olsa can suyu olmuştu. 2000 yıllardan bu yana bir yıl boyunca bütün esnafa 153 milyon lira kredi verilirken bugün bu rakamın yıllık 22 katrilyona çıkması elbette sevindirici bir gelişmedir.Hatta işyerini satın almak isteyen esnafa 10 yıl vade ile 500 bin lira kredi fırsatı sunulması fevkalade iyi olacaktır.Reel sektörün gönüllü sesi olarak, bu hususta müteaddit defalar yaptığımız açıklamalarda bu tür desteklerin kesintisiz, düzenli ve programlı olarak verilmesi gerekmektedir.Çünkü esnaf ve KOBİ’ler ülke ekonomisinin omurgasını oluşturan ana unsurlar olduğundan dolayı desteklenmeleri halinde ülkeye daha fazla katkı sağlayabilirler.“KOBİ bankacılığı” sloganda kalmamalı!Halk bankası kanalı ile esnaf ve KOBİ’lere verilen ve düşük faizli krediler için Hazine’nin sağladığı desteğin bilincindeyiz. Bu hususta devletimize ve hükümetimize müteşekkiriz.Zira bankaların uyguladığı yüksek faize karşın hazinenin sağladığı destekle daha az faiz ödeyerek kredi alınabilmektedir. Bu tür desteklerin yapılması devletin esnafın yanında olduğunun göstergesidir.Gerçek KOBİ Bankacılığı yapılmalı. Söylem olarak “KOBİ bankacılığı” yapıyoruz diyen bankaların da destekleri sloganda kalmamalı! Zira reel sektör ile bankacılık bir terazinin iki kefesi gibidir.Ancak esnaf ve KOBİ’lerin bulunduğu kefe alt tarafta kalırken, bankaların bulunduğu kefe hep yukarıda kalmaktadır!Esnaf kefalet kuruluşu TESKOMB’un kefil istemesi yanlışKredi kullanan esnaf sayısının 15 yıl önce 63 bin olduğuna işaret eden Başbakan Yıldırım’ın bugün bu sayının 450 bine ulaştığını dolaysıyla esnafa yönelik destekler için söylediği sözlerin çoğuna katılıyoruz.Ancak TESKOMB konusundaki sözlerine katılamıyoruz.Her ne kadar, kefalet kooperatiflerinden 402’sinin, yapılan denetlemelerde kredi alabilir onayı alırken, şimdi bu sayının 900’e çıktığını belirtmiş olsa da bazı kooperatiflerin bürokratik engellerinden rahatsızlık duyulmaktadır.Çünkü bazı kooperatif ve birlikler, teminat konusunda “bordrolu kefil” ve 15-20 bin liralık kredi için dahi gayrimenkul teminatı istemektedir.Esnaf birliği başkanı koltuğunda oturup gelen giden ile çay- kahve muhabbeti yapmak yerine esnaf ve sanatkarların dertleri ile dertlenmeli.Ahilik geleneğinin temsilcisi olan esnafın kredi sorunlarının çözümünde yardımcı olmalı. Hatta tüm birimlerinde hizmet kalitesini de bilmek için ‘gizli esnaf’ olmalı.Kefilin kefili olur mu?Bu durum borç alınması için bulunan bir kefilin kendisini garantiye alması için onunda başka bir kefil istemesine benziyor. Keza küçük esnaf ve sanatkarlar 15-20 bin lira kredi almak için esnaf birliklerine başvurduğunda gayrimenkul teminatı istenmektedir. Hani 100-200 bin ve üzeri kredilerde gayrimenkul teminatı istenmesini anlarız da, 15-20 TL kredi için dahi ev, konut ve arsa teminatı istenmesi kredinin verilmeyeceği anlamı taşır. Adı üstünde ‘Esnaf ve Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri’. Kooperatif yada Birlik madem ki; oluşum olarak krediye kefil olması gereken kurumdur neden esnaftan ayrıyeten şahıs kefili istiyor?Para karşılığı kefil olan ayrıca kefil istememeliKredi talep eden esnaftan gayrimenkul tapu fotokopisi, tapu takyidat yazısı ve belediyeden mükellef sicil beyanı gibi toplamda 14 kalem evrak isteniyordu.Ayrıca 100.000 TL bir kredi talep edildiğinde 6.300 TL tutarındaki faizi peşin kesiliyor bu miktar kefil olan esnaf birliğinin kazancı oluyor.Bu da yetmezmiş gibi dosya masrafı ile talep edilen kredi miktarının %1’i istihbarat ve masraf karşılığı adı altında alınıyor.Yani Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri, Birlikleri esnafın kredi alabilmesine aracı olmalarından dolayı bunun karşılığında gelir elde etmektedir. Dolayısıyla para kazanmaktadırlar.Krediyi Halkbank verdiğine göre aracıya ne gerek var?Şayet devlet esnaf ve sanatkarını koruyup kollayacaksa aracı kurumları kaldırmalı.Esnafına kredi desteği verecekse bunu Halk bankası kanalı ile yapmalı.Zaten esnaf ve kefalet birliklerinden alınan krediyi HALKBANK verdiğine göre aracıya ne gerek var? Ahilik geleneğinin temsilcileri olan esnaf ve sanatkarları kooperatiflere köle etmemeli.Ekonominin temel taşları olan esnaf, sanatkâr ve KOBİ’lerin kredi ile ilgili her türlü finansal ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan Halk Bankasından ihtiyaçlarını direk talep edebilmeli.”
KOBİ
21 Ekim 2017 - 23:06
Güncelleme: 22 Ekim 2017 - 18:11
Krediyi Halkbank verdiğine göre aracıya ne gerek var?
KOBİ
21 Ekim 2017 - 23:06
Güncelleme: 22 Ekim 2017 - 18:11