'Kredi genişlemesi durursa TL'de kan kaybı dinecek!'
Uluslararası Finans Enstitüsü Baş ekonomisti Brooks, TL'de adil değerin 7.50 TL olduğunu bunun üzerindeki kurun izlenen kredi genişlemesi politikasından kaynaklandığını ifade etti.
Dolar kuru yükselişini sürdürüyor. TL karşısında dün yüzde birin üzerinde değerlenen dolar 8.37 TL'yi aştı. Kur artışının hem ithalat fiyatları üzerinden hem de enerji maliyetleri dolayısıyla maliyetleri artırması bekleniyor. TL'deki değer kaybı yabancı ekonomistlerin de gündeminde. Geçen günlerde sayfalarımızda ABD'nin derin devleti olarak bilinen CFR'nin sitesinde yayınlanan bir analize dikkat çekmiştik. Türkiye'deki sermaye hareketlerini yakından takip eden Uluslararası Finans Enstitüsü'nün (IIF) Başekonomisti Robin Brooks da dün Twitter hesabından yayınladığı mesajda, Türkiye'nin cari açığı ve liranın değeri anlamında kredi genişlemesinin anahtar konumda olduğunu bildirdi. Üç aylık kredi/milli gelir gelişmesini izlediklerini ve sonuçların şimdiye kadar ki en olumsuz durumu yansıttığını belirten Brooks, TL'de istikrarın derin bir durgunlukla sağlanabileceği mesajı verdi.
İKİ ÖNEMLİ RİSKE DİKKATTL'de adil değeri 7.50 TL olduğunu daha önce belirttiklerini hatırlatan Robin Brooks, şu anda yaşananın kur aşımı olduğunu bildirdi. Brooks, ithalat ve kredi genişlemesinde azalışın Türkiye'nin sorununu çözeceğini öne sürdü. Türkiye'nin milli gelir büyümesine ilişkin tablolar paylaşan BBVA Türkiye Başekonomisti Alvaro Ortiz de, ekim ayı itibarıyla büyümenin hala canlı olduğuna dikkat çekti. Türkiye'nin bu yıl sıfır veya pozitif büyüyebileceğini kaydeden Ortiz, politika hataları ve salgının ise iki önemli risk olarak durduğunu hatırlattı. Bloomberg'den derlenen verilere göre Türk Lirası yıl başından bu yana yüzde 28 civarında düşerek, Bloomberg tarafından takip edilen 24 gelişen piyasa parası arasında dolar karşısında en fazla değer kaybeden para oldu.
PİYASAYI İKNA ETMESİ LAZIMMerkez Bankası ise TL'deki kayıpları azaltmak için sıkılaştırma adımlarına hız verdi. Merkez Bankası (TCMB) sıkılaştırma adımları çerçevesinde, BIST Repo-Ters Repo Pazarı’nda yüzde 11.75 olan gecelik borç verme faiz oranı üzerinden sınırlı tutarda sağladığı fon tutarını dün itibarıyla sıfırlama kararı aldığını bildirdi.Kararı değerlendiren Tera Yatırım Ekonomisti Enver Erkan, şunları söyledi: “Merkez Bankası, dolaylı yönden piyasa faizlerini artırmayı devam ettiriyor. BİST Repo-Ters Repo kanalından fonlama yapılmayarak bankaları geç likidite penceresine (GLP) daha fazla yönlendirmek, böylece de ağırlıklı ortalama fonlama maliyetinin daha hızlı yükselmesi amaçlanıyor.
GLP ağırlıklı bir şekilde kullandırılarak, piyasa faizlerinin yüzde 14.75 oranına yakınsayacağını düşünecek olursak, filli sıkılaştırma devam ediyor. TCMB’nin politika faizini artırmadığı ve piyasa fonlaması ile GLP’yi kullanarak devam edeceği sinyalini verdiği toplantı sonrasında, ağırlıklı görüş faiz koridorunun kalıcı bir sıkılaşmaya işaret etmediği yönünde.
Aynı zamanda faiz koridoru ile piyasa fonlamasının arasının açılması da Merkez Bankası’nın ilk fırsatta kredi genişlemesine destek verme amaçlı hızlı gevşeme esnekliği sağlama isteğinden kaynaklı olabilir. Bu nedenle piyasalar buna negatif bir sürpriz tepkisi vermişti. Merkez Bankası, bir sonraki toplantısını 19 Kasım’da yapacak. Politika adımlarının proaktif ve piyasayı ikna edecek şekilde, aynı zamanda reel faiz pozisyonunu kuvvetlendirici bir şekilde atılması gerektiğini düşünüyoruz.”
Uluslararası Finans Enstitüsü Baş ekonomisti Brooks, TL'de adil değerin 7.50 TL olduğunu bunun üzerindeki kurun izlenen kredi genişlemesi politikasından kaynaklandığını ifade etti.
Dolar kuru yükselişini sürdürüyor. TL karşısında dün yüzde birin üzerinde değerlenen dolar 8.37 TL'yi aştı. Kur artışının hem ithalat fiyatları üzerinden hem de enerji maliyetleri dolayısıyla maliyetleri artırması bekleniyor. TL'deki değer kaybı yabancı ekonomistlerin de gündeminde. Geçen günlerde sayfalarımızda ABD'nin derin devleti olarak bilinen CFR'nin sitesinde yayınlanan bir analize dikkat çekmiştik. Türkiye'deki sermaye hareketlerini yakından takip eden Uluslararası Finans Enstitüsü'nün (IIF) Başekonomisti Robin Brooks da dün Twitter hesabından yayınladığı mesajda, Türkiye'nin cari açığı ve liranın değeri anlamında kredi genişlemesinin anahtar konumda olduğunu bildirdi. Üç aylık kredi/milli gelir gelişmesini izlediklerini ve sonuçların şimdiye kadar ki en olumsuz durumu yansıttığını belirten Brooks, TL'de istikrarın derin bir durgunlukla sağlanabileceği mesajı verdi.
İKİ ÖNEMLİ RİSKE DİKKATTL'de adil değeri 7.50 TL olduğunu daha önce belirttiklerini hatırlatan Robin Brooks, şu anda yaşananın kur aşımı olduğunu bildirdi. Brooks, ithalat ve kredi genişlemesinde azalışın Türkiye'nin sorununu çözeceğini öne sürdü. Türkiye'nin milli gelir büyümesine ilişkin tablolar paylaşan BBVA Türkiye Başekonomisti Alvaro Ortiz de, ekim ayı itibarıyla büyümenin hala canlı olduğuna dikkat çekti. Türkiye'nin bu yıl sıfır veya pozitif büyüyebileceğini kaydeden Ortiz, politika hataları ve salgının ise iki önemli risk olarak durduğunu hatırlattı. Bloomberg'den derlenen verilere göre Türk Lirası yıl başından bu yana yüzde 28 civarında düşerek, Bloomberg tarafından takip edilen 24 gelişen piyasa parası arasında dolar karşısında en fazla değer kaybeden para oldu.
PİYASAYI İKNA ETMESİ LAZIMMerkez Bankası ise TL'deki kayıpları azaltmak için sıkılaştırma adımlarına hız verdi. Merkez Bankası (TCMB) sıkılaştırma adımları çerçevesinde, BIST Repo-Ters Repo Pazarı’nda yüzde 11.75 olan gecelik borç verme faiz oranı üzerinden sınırlı tutarda sağladığı fon tutarını dün itibarıyla sıfırlama kararı aldığını bildirdi.Kararı değerlendiren Tera Yatırım Ekonomisti Enver Erkan, şunları söyledi: “Merkez Bankası, dolaylı yönden piyasa faizlerini artırmayı devam ettiriyor. BİST Repo-Ters Repo kanalından fonlama yapılmayarak bankaları geç likidite penceresine (GLP) daha fazla yönlendirmek, böylece de ağırlıklı ortalama fonlama maliyetinin daha hızlı yükselmesi amaçlanıyor.
GLP ağırlıklı bir şekilde kullandırılarak, piyasa faizlerinin yüzde 14.75 oranına yakınsayacağını düşünecek olursak, filli sıkılaştırma devam ediyor. TCMB’nin politika faizini artırmadığı ve piyasa fonlaması ile GLP’yi kullanarak devam edeceği sinyalini verdiği toplantı sonrasında, ağırlıklı görüş faiz koridorunun kalıcı bir sıkılaşmaya işaret etmediği yönünde.
Aynı zamanda faiz koridoru ile piyasa fonlamasının arasının açılması da Merkez Bankası’nın ilk fırsatta kredi genişlemesine destek verme amaçlı hızlı gevşeme esnekliği sağlama isteğinden kaynaklı olabilir. Bu nedenle piyasalar buna negatif bir sürpriz tepkisi vermişti. Merkez Bankası, bir sonraki toplantısını 19 Kasım’da yapacak. Politika adımlarının proaktif ve piyasayı ikna edecek şekilde, aynı zamanda reel faiz pozisyonunu kuvvetlendirici bir şekilde atılması gerektiğini düşünüyoruz.”