BDDK kuyum sektörünün zararını telafi için taksit sayısını artırmalı
Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Genel Başkanı Nurettin Özgenç, kuyumculuk sektöründe 1 Şubat 2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan kredi kartına taksit yasağı, 22 Ekim 2014 resmî gazetede yayımlanan düzenlemeyle kaldırılmıştı.
Daha sonra gelen tepki ve talepler üzerine kuyumculuk sektöründeki alışverişlerde 4 aya kadar taksitlendirme imkânı getirilmişti sonra yine sınırlama getirilmişti. Yasakçı uygulama sektörü zor durumda bırakmasından sonra tekrar 4 taksit imkanı getirildi bu da kafi gelmeyince şimdi 8 taksite yükseltildi. Ancak vatandaşın aklında taksit yasağı oluştuğundan dolayı işlerde beklenilen artış olmadı.
Dönemin Hükümeti 1 Şubat 2014’ten itibaren tüketimi kontrol etmek ve tasarrufu artırmak amacıyla kredi kartı ile taksitli alışverişi kuyum sektöründe de yasaklaması kuyumcuları adeta zor durumda bırakarak 2014 yılının yoğun tüketim sezonunun oldukça zor geçirmesine sebep olmuştu. Sektör hacminde de büyük bir gerileme olmuştu.
Taksit uygulaması yapılmadığı dönemde ise altın satışı oldukça azalmış, kuyum sektöründe işler neredeyse durma noktasına gelmişti. Vatandaş ise ihtiyacı olduğu takıyı zor alıyordu. İmalatçısından perakendeci esnafına kadar yeterli alışveriş yapılamıyordu. Dernek olarak, taksit yasağı uygulamasına karşı gösterdiğimiz direnç ve yoğun bir kamuoyu oluşturmamız üzerine, taksitlendirmenin tekrar uygulamaya konulması kuyum sektörü derin bir nefes aldırmıştı.
Biz KOBİDER olarak, bu anlamsız yasakların uygulamaya geçtiğinden bu yana, yaklaşık beş yıldan beri takipçisi olduk, olmaya da devam ediyoruz.
Kredi kartına taksit konusunda eşitlik şart
Sektörler arasında yapılan bu eşitsizliğe son verilmeyince Danıştay'a kararın iptali yönünde dava açtık ve bu dava halen devam etmektedir.
Kredi kartıyla yapılan alışverişlerde taksit sınırlamasını esneten düzenleme 2016 yılında yürürlüğe girerek kredi kartına taksit sayısı bazı alanlarda 12 aya yükseltilmişti. Ancak kuyum sektörü 4 ay ile sınırlandırılmıştı. Bu uygulamaya karşı "Yetmez ama evet" diyerek "Kıyafete 9 taksit uygulanırken, değerli eşya satan kuyumculukta 4 taksit ayrımcılık. Biz 9 taksit için çabamızı sürdüreceğiz" demiştik ve bunda da kısmen de olsa başarılı olduk.
Kaldı ki; BDDK’nın kuyum sektörünü dört taksit ile sınırlamasının negatif ayrımcılık olacağını savunarak 2016 yılında Özgenç’in şahsi mücadelesi ve desteği ile altına dört taksit sınırlamasının iptali için Danıştay'a dava açarak eşitliği aykırı bu duruma son verilmesi yönünde hukuk mücadelesi veriyoruz.
Keza eski düzenlemelerde kuyumculuk sektörünün yoğun kaleminin takı ve mücevherat gibi ziynet eşyası olduğu gerçeği göz ardı edilmiştir. Çünkü takı ve mücevherat da giyim ya da beyaz eşya gibidir ve piyasa değerinin içinde yüzde 20-25 civarında işçilik ücreti bulunmaktadır. Bu nedenle kuyum alışverişinin külçe altın ya da Cumhuriyet altını gibi noktalarda düşünmek suretiyle 'nakit' muamelesi gösterilmesi yerinde değildir.
Ayrıca altın fiyatlarının yüksek olması da cemiyetlerde ve özel günlerde takı takmak isteyenleri de para takmaya yöneltti. Şöyle ki; çeyrek altının fiyatının 475 liranın üzerine çıkması sebebiyle vatandaşlar, çareyi para takmakta aradı. Hal böyle olunca altın satamayan kuyumcularda dükkanlarının kirasını bile ödeyemez hale geldi.
BDDK ‘yapboz’ misali ile kuyum sektörü ile sürekli olarak oynadı
BBDK’nın sık sık uygulama değişikliğine gitmesinin nedeni nedir? Bu kaçıncı uygulama, neredeyse her yıl farklı taslaklar hazırlanarak uygulama değişikliğine gidiliyor. BDDK’nın uygulamaları yap-boz şeklinde olmaya başladı.
Keza Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu yapboz misali ile kuyum sektörü ile oynadı. İlk önce taksit yasağı getirdi. Daha sonra işleri canlandırmak adına işçilik gerektiren ziynet, takı ve mücevherat ürünlerinde kredi kartına önce 4 taksit imkânı getirdi, daha sonra kaldırıldı, gelen talepler üzerine tekrar 4 taksit uygulamasına geçildi, bu da yetmeyince günümüzde 8 taksite çıkardı.
Önce ziyan sonra telafi
Nitekim kuyumcuların üretip satışını yaptığı takılar kıymetli ve maddi karşılığı yüksek olan ürünlerdir. Altın günden güne de artıyor. Haliyle yeterli miktarda nakit para bulunmadığında kredi kartı, burada vatandaşa imkân sağlayıcı ve önemli bir ödeme kolaylığı sağlıyor. Bu da demek oluyor ki nakit para kıtlığının yaşandığı bu dönemlerde taksit imkanları kuyum sektörüne can suyu olacak kadar önemlidir.
Netice itibari ile; BDDK’nın hatadan dönüp taksit sayısını 4 aydan 8 aya çıkarması, 30-35 bin kuyumcu esnafı ile 5-6 bin üreticisiyle ve yaklaşık 500-600 bin kişinin geçimini sağladığı kuyum sektörüne nefes aldıracaktır. Gecikmişte olsa bu kararın verilmesi kuyumcular açısından kısmen de olsa olumlu oldu. Ancak bu bağlamda son umudumuz beklentimiz DANIŞTAY’a açtığımız davanın kuyum sektörünün lehine sonuçlanması halinde bu haksızlığa ve karmaşalığa son verilmesi olacaktır.