KÖK SALMAK
20.06.1914 tarihinde Çorum’da Kırım göçmeni bir ailenin dünya güzeli kızı olarak dünyaya geldi.
İlkokula Çorum'da başladı ancak daha sonra ailece Bursa'ya taşındılar. Bursa'da özel bir okul olan Bizim Mektep'te Fransızca ve keman dersleri aldı. 1926'da sınavla Bursa Kız Muallim Mektebi'ne (Bursa Kız Öğretmen Okulu) girdi. 1931 yılında mezun oldu ve babasının da öğretmenlik yapmakta olduğu Eskişehir'e tayin oldu. Eskişehir'de öğretmenlik mesleğini dört buçuk yıl yaptı.
15 Şubat 1936 tarihinde Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Hititoloji bölümüne kaydoldu. Nazi Almanyası'ndan Türkiye'ye iltica etmiş olan ve Ankara Üniversitesi'nde dersler veren Prof. Dr. Hans Gustav Guterbock'dan Hitit Dili ve Kültürü derslerini, Prof. Dr. Benno Landsberger'den Sümer ve Akad Dilleri ve Mezopotamya Kültürü derslerini aldı. 1940 yılında Ankara Üniversitesinden mezun olduktan sonra İstanbul Eski Şark Eserleri Müzesi Çiviyazılı Belgeler Arşivine uzman olarak atandı. Aynı yıl Kemal Çığ ile evlenmişti. Müzede çalıştığı 31 yıl boyunca meslektaşı Hatice Kızılay ve Dr. F. R. Kraus ile birlikte müzenin deposunda bulunan Sümer, Akad ve Hitit dillerinde yazılmış on binlerce tableti temizleyip, sınıflandırıp numaralandırdı, 74.000 tabletten oluşan çivi yazılı belgeler arşivini oluşturdu, 3.000 tabletin kopyasını yapıp katalog halinde yayımladı.
2006 yılına kadar Japon Kongo Gumi Dünyanın en eski şirketiydi Budist tapınakları inşa etmek üzere 578 yılında kurulan şirket 1428 yıl yaşadıktan sonra 2006 yılında faaliyetlerine son vermiştir.
Şirket, 1428 yıl boyunca dünya tarihinin neredeyse en önemli bölümlerine tanıklık etmiş. Tarihi şöyle bir gözünüzün önünden geçirirseniz sanırım şirketin nelere tanıklık ettiği konusu sizin için daha anlamlı bir hâl alacaktır. Kolay değil savaşlar, barışlar, icatlar, buluşlar, dönüşümler derken bu kadar uzun süre yaşamak.
40 kuşak aile bireyleri tarafından yönetilen ve 2000li yılların başında finansal sıkıntıya giren şirket başka bir şirkete satılsa da finansal problemlerin aşılamaması nedeni ile 2006 yılında kapanışa geçmiştir.
Yapılan her bir tapınağın bir öncekine göre daha iyi bir ustalığın eseri olması yapılan işte uzmanlaşmanın ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır.Peki bu kadar eski, bu kadar önemli bir şirket nasıl sonlanmıştı?İşte konunun en can alıcı noktası da budur
1957'de Münih'teki Oryantalistler Kongresi'ne katıldı. 1960'da Heidelberg Üniversitesi'nde altı aylık bir çalışma yaptı. 1965'de Roma'da sergilenen Hitit sergisini bu şehirden alarak Londra'ya götürdü. 1972'de emekliye ayrıldı.
Emeklilikten sonra bir süre yurtdışında yaşayan Muazzez İlmiye Çığ 1988'de Philadelphia'daki Asuroloji kongresine katıldı. Prof. Kramer'in History Begins at Sumer adlı kitabını Türkçeye çevirdi ve kitap 1990'da “Tarih Sümerle Başlar” adıyla Türk Tarih Kurumu tarafından yayımlandı. Kitabın çok ilgi görmesi üzerine 1993'te çocuklara yönelik Zaman Tüneliyle Sümerlere Yolculuk da dahil Sümer ve Hitit kültürlerini tanıtan 13 kitap yazdı.
Gün gelmiş Japon halkının tapınak ziyaretleri azalmaya başlamış ve yeni yapılan tapınaklara olan ilgi eskiye kıyasla azalmıştı. Bir yandan da Teknoloji ilerlemiş ve yeni gökdelenler dahi son derece kolay inşaa edilmeye başlanmıştır. Yeni kuşakların yaşam tarzları( internet yolu ile İletişim vs) tapınak ziyaretlerine duyulan ilgiyi düşürmüştür.
Yaşanan değişimi farkedemeyerek kendini yenilemeyen dev şirket yazık ki yaşam süresinin sonuna gelmiştir.
1800lü yıllardan itibaren sanayi sektöründeki firmalar, sanayi devriminin etkisi ile büyümüş, diğer şirketleri gerilerinde bırakmıştır.
Japonya’da olan 1303 yıllık otel şirketi şimdi yaşayan en eski şirket unvanını elinde bulunduruyor. Arkasından ise 1220 yaşında Avusturyalı bir restoran geliyor.
Kongo Gumi’nin her ne kadar hayatta olmasa da uzun yıllar süren yaşamında bize bir iki gerçeği fısıldamıştır.
Ø Alanında uzmanlaşmak zirveye taşır.
Ø Ancak değişen koşullara uyum sağlamak, çağı yakalamak, yeniliklerin peşinden koşmak ömrüne ömür katar…
Muazzez İlmiye Çığ’ın muhteşem hayatı ise bize tek bir şeyi fısıldar:
Alanında uzman olmak herkesten bir adım öteye taşısa da kök salmak sadece çalışmak ve bilgiyle olur….
İster kök salmaya çalışan bir şirket olun, ister kariyer sahibi olmak isteyen bir birey olun yapmanız gereken şey alanında bilgi sahibi olmak ve çağa ayak uydurmakla olur…..
Rüzgarda savrulan yaprak olmamak için kök salan çınar olmak gerek hayatta….
Yazı hayranı olduğum, saygı duyfuğum Muazzez Ilmiye Çığ hanımefendiye ithafen yazılmıştır.
Ponçik: Var olan ekonomik düzende, iş hayatında veya özel hayatta yer edinebilmek,kök salmak , büyük bir özen ve çalışma gerektirir.
Bunun ekonomik sistemde en güzel örneği Hindistan’ın hikayesidir.Hindistan ve Pakistan aynı cografyada yer alan kardeş iki ülke iken Hindistan dünyaya özellikle teknoloji hizmetleri verecek şekilde kendini donatmış, geliştirmiş, kalkınmayı başarmış ve dünyaya adını yazdırmıştır.Pakistan ise kendi iç dinamiklerini sağlayamadığından kök salmadan yaprak gibi savrulmaya devam etmektedir.