Türkiye’nin IMF İle Yolunun Kesişmesi Söz Konusu Olamaz
Hafta sonu Kızılcahamam’daki toplantılarda piyasaların yakından takip ettiği McKinsey ve IMF ile ilgili süreçler Erdoğan’ın açıklamalarıyla netlik kazandı. Tüik’teki görevden […]
Hafta sonu Kızılcahamam’daki toplantılarda piyasaların yakından takip ettiği McKinsey ve IMF ile ilgili süreçler Erdoğan’ın açıklamalarıyla netlik kazandı. Tüik’teki görevden alma ve atama da eklendiğinde Türk Lirası’nın yeni haftaya nasıl tepki vererek açılacağını ön görebilmek için ekonomist olmaya ihtiyacın kalmadığı dönemdeyiz.Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin 27. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’ndaki konuşmasında ekonomiye yönelik değerlendirmeler yaptı.‘’ Türkiye IMF defterini tekrar açmamak üzere kapatmıştır’’Şahsıma, AK Parti hükümetlerinin en gurur duyduğum icraatları sorulsa, ülkemizi IMF boyunduruğundan kurtarmak olur. Biz göreve geldiğimizde 23,5 milyar dolar IMF’e borçla devraldık. 2013’te tamamen sıfırladık. Bunu yapan Bay Kemal biz değil miyiz? IMF misyonu gereği sadece devletlere borç verir. Bırakın onu, ondan sonra onlar bizden borç istediler. Türkiye 1960 darbesinin ardından IMF’in pençesine düşmüş, AK Parti’ye kadar kurtulamamıştır. 19 anlaşmadan Türkiye’nin ne kazandığını bilemiyoruz ancak çok ciddi bedel ödediğini biliyoruz. Biz göreve geldiğimizde bu borcu kucağımızda bulduk. Yılmadık, ödedik. Yarım asrı aşkın yükü kaldırdık.”Yıl sonuna kadar 5 milyar dolar faiz dışı fazla vermeyi hedefliyoruz”Ne olduysa ondan sonra oldu. Yaşadıklarımızı IMF boyunduruğundan kurtulmaktan ayrı tutamıyorum. Bizim IMF’le işimiz yok, biz bu defteri kapattık. Biz ülkemize yatırım için arayıştayız. Bugün Türkiye IMF’in kredi desteğine ve teknik yardımının çok ama çok uzağında duruyoruz. Ekonomik göstergelerimiz çok iyi bir durumdadır. Özellikle kamu, hane halkı, banklar ve özel sektör borçluluk alanlarında olumlu bir görüntüye sahibiz. Türkiye güçlü mali disiplini ve ayakları yere basan ekonomi politikalarıyla ekonomi yönetimini gerçekleştirme kapasitesine sahiptir. Yıl sonuna kadar 5 milyar dolar faiz dışı fazla vermeyi hedefliyoruz. Türkiye’nin IMF ile yolunun kesişmesi söz konusu olamaz. Türkiye IMF defterini tekrar açmamak üzere kapatmıştır. IMF konusunun gündeme getilrmesini gayet iyi biliyoruz. Başaramayacaklar. Ülkemizin başına IMF musibetini saran CHP’nin geçmişi daha vahimdir. Marshall yardımı meselesi var. Bunun öncülerinden biri de İnönü’dür.
Hafta sonu Kızılcahamam’daki toplantılarda piyasaların yakından takip ettiği McKinsey ve IMF ile ilgili süreçler Erdoğan’ın açıklamalarıyla netlik kazandı. Tüik’teki görevden alma ve atama da eklendiğinde Türk Lirası’nın yeni haftaya nasıl tepki vererek açılacağını ön görebilmek için ekonomist olmaya ihtiyacın kalmadığı dönemdeyiz.Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin 27. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’ndaki konuşmasında ekonomiye yönelik değerlendirmeler yaptı.‘’ Türkiye IMF defterini tekrar açmamak üzere kapatmıştır’’Şahsıma, AK Parti hükümetlerinin en gurur duyduğum icraatları sorulsa, ülkemizi IMF boyunduruğundan kurtarmak olur. Biz göreve geldiğimizde 23,5 milyar dolar IMF’e borçla devraldık. 2013’te tamamen sıfırladık. Bunu yapan Bay Kemal biz değil miyiz? IMF misyonu gereği sadece devletlere borç verir. Bırakın onu, ondan sonra onlar bizden borç istediler. Türkiye 1960 darbesinin ardından IMF’in pençesine düşmüş, AK Parti’ye kadar kurtulamamıştır. 19 anlaşmadan Türkiye’nin ne kazandığını bilemiyoruz ancak çok ciddi bedel ödediğini biliyoruz. Biz göreve geldiğimizde bu borcu kucağımızda bulduk. Yılmadık, ödedik. Yarım asrı aşkın yükü kaldırdık.”Yıl sonuna kadar 5 milyar dolar faiz dışı fazla vermeyi hedefliyoruz”Ne olduysa ondan sonra oldu. Yaşadıklarımızı IMF boyunduruğundan kurtulmaktan ayrı tutamıyorum. Bizim IMF’le işimiz yok, biz bu defteri kapattık. Biz ülkemize yatırım için arayıştayız. Bugün Türkiye IMF’in kredi desteğine ve teknik yardımının çok ama çok uzağında duruyoruz. Ekonomik göstergelerimiz çok iyi bir durumdadır. Özellikle kamu, hane halkı, banklar ve özel sektör borçluluk alanlarında olumlu bir görüntüye sahibiz. Türkiye güçlü mali disiplini ve ayakları yere basan ekonomi politikalarıyla ekonomi yönetimini gerçekleştirme kapasitesine sahiptir. Yıl sonuna kadar 5 milyar dolar faiz dışı fazla vermeyi hedefliyoruz. Türkiye’nin IMF ile yolunun kesişmesi söz konusu olamaz. Türkiye IMF defterini tekrar açmamak üzere kapatmıştır. IMF konusunun gündeme getilrmesini gayet iyi biliyoruz. Başaramayacaklar. Ülkemizin başına IMF musibetini saran CHP’nin geçmişi daha vahimdir. Marshall yardımı meselesi var. Bunun öncülerinden biri de İnönü’dür.