Küresel Sıfırlama Kavramı Üzerine Bir EleştiriUzun süren soğuk savaş yılları süresince iki kutuplu bir dünya ve iki ekonomik model (kapitalizm ve komünizm) tüm insanlığı peşinden sürüklemişti. Adil ERDEMUzay Mühendisi
Savunma Teknolojileri UzmanıKomünizmin liderliğini üstlenen Sovyetler Birliği’nin 1970’ler boyunca tek düze ve kendini tekrar eden bir yapıya dönüşmesi yüzünden rekabetçi yönü kaybolmuştu.Sovyetler Birliği yaşadığı bu sistemsel tıkanıklık nedeni ile 1980’lerin sonlarında yıkıldı. Hem Sovyetleri oluşturan tüm cumhuriyetler bağımsızlık elde ettiler hem de tüm dünyada komünist ülkeler kapitalizme geçiş yaptılar.Aynı dönemde nüfusça en büyük komünist devlet olan Çin Halk Cumhuriyeti de beklenmedik bir siyasi karar ile karma ekonomik modele geçti.O dönemde, Francis Fukuyama artık tarihin sonuna gelindiğini iddia etti. Bu tezinde kapitalizmin tüm dünyada mutlak galip geldiğini ve artık herhangi bir alternatifinin de olmadığı iddia edildi. Ancak, bu görüşün yetersiz ya da fazla heyecanlı olduğu kısa sürede anlaşıldı.Ekonomik modellerin birleşmesi ya da kapitalizm çatısı altında erimesi, küresel dünya algısını siyasi (aynı zamanda ekonomik) model ayrışmasından, kültürlerin (aynı zamanda dinlerin) ayrışması (rekabeti) kavramına evirdi.Bu görüşün teorisyeni Samuel P. Huntington oldu ve makalesi “Medeniyetlerin Çatışması” popüler hale geldi. Amerika Birleşik Devletleri’nin tehdit algısının bu görüş ile şekillenmesi son 30 yıla damgasını vuran tüm siyasi gelişmeler ya da savaşların gerekçesi oldu.Kapitalizmin görece soğuk savaştan başarı ile çıkması ve tüm dünyada etkin hale gelmesi düşünür (entelektüel) çevrelerce her şeyin cevabının artık bu modelde olduğu yanılgısını doğurdu. Oysa bu düşünürler, kapitalizmin ana fikri olan serbest piyasa ile kâr merkezli iş modelinin insan ahlakını ve yaşamını yozlaştırdığını dikkate almadılar.Unutulmamalıdır ki komünist sistem de durağanlaşarak ve rekabetçi doğasını yitirerek insan ahlakını yozlaştırmıştı. Mesela, Çernobil kazası esnasında, ortaya çıkan çevre felaketi komünist bürokrasi ile günlerce tüm insanlıktan gizlendi.İsveç’te bir atmosferik araştırmalar enstitüsünün kazara radyasyon oranlarında artışı tespit etmesi ve bunu paylaşması üzerine kaza ortaya çıktı. Benzer sorunlar tüm gelişmiş kapitalist ülkelerde de yaşandı. Sistemin yol açtığı ahlaki çöküntü ve çevre felaketleri sürekli devam etti.
2000’li yılların başlaması ile o güne kadar yaşanan tüm ahlaki çöküntü ve çevre felaketlerinin kontrolsüz ve sınırsız (vahşi) kapitalizmin bir sonucu olduğu eleştirisi artık önde gelen kapitalistlerden gelmeye başladı. Yalnız kalan kapitalizm zengin ile fakir arasındaki uçurumu büyüttü ve sayısal teknolojileri de kullanarak sanal dünyada yaşayan yoz bir insanlık kurguladı.Yeniden tartışılan kapitalizm teorisinde özel mülkiyetin ortadan kaldırılması ve mahremiyetin kısıtlanması tartışılmaya başlandı. Bir çeşit sıkı kontrollü kapitalizm düşüncesi ortaya çıktı.Hâlâ tartışmalı küresel virüs salgınının 2019 yılında dayatılması ile sistemin insanları kontrol altına almasının mümkün olduğu anlaşıldı.Yeni bir dünya düzeni, büyük sıfırlama kavramları önemli politikacılar ve ekonomistlerin ağzından seslendirilmeye başlandı. Özellikle, geçmişte yaşanan vahşi kapitalizmin bir çeşit günah çıkarması gibi sunulan büyük sıfırlama aslında kapitalizmin açmazının da itirafıdır.Karma ekonominin uygulandığı Çin Halk Cumhuriyeti 2022 başından itibaren bir vatandaş takip ve puanlama sistemine geçmiştir. Bu sistem büyük sıfırlamanın en temelini oluşturan unsurları barındırmaktadır.Güçlü ve öncü kapitalistlerin teorisini kurguladığı büyük sıfırlama ilginç bir şekilde neredeyse tamamen komünist bir ülkede uygulamaya girmiştir.Dünya Ekonomi Formunun kurucusu ve başkanı olan Klaus Schwab büyük sıfırlamanın önde gelen fikir babası ve savunucularından biri olmuştur. Büyük sıfırlama ana unsurları ile aşağıdaki fikirleri önermektedir:Serbest piyasadan kontrollü piyasaya geçiş yapılması
Tüm dünyada devletler üstü şirketlerin tesis edilmesi ile her türlü ekonomik ya da siyasi ilişkinin bu şirketler üzerinden gerçekleştirilmesi Ulus devletlere son verilerek, çok uluslu şirketlerin çatısı altında farklı bir dünya vatandaşlığı kavramı oluşturulması
Asgari geçim ödemesi adı altında çalışsın çalışmasın tüm insanlara ödeme yapacak bir para sisteminin (elektronik para ve ulus devletlerin uzantısı olan merkez banklarının) ortadan kalkması
Özel mülkiyetin bitirilmesi ile kişilerin ihtiyaçlarını kiralama sistemi ile mülkiyetin bir çeşit sosyalizme evrilmesi. Tüm mülkiyetin özel ve küresel şirketlere devredilmesi Hukuk, sağlık ve güvenlik hizmetlerinin de küresel şirketlere devredilmesiKişilerin (ya da eskimiş tabiri ile küresel vatandaşların) mahremiyetinin tamamen sınırlandırılması ve küresel sayısal sistemler ile tam takibin gerçekleştirilmesiTüm yukarıdaki fikirlerin insanların daha mutlu, sosyal olarak ayrımın azaldığı, sağlıklı bir toplum içinde yaşayacaklarını iddia etmesi şaşırtıcıdır. Tam kontrol, mahremiyet eksikliği, çok uluslu şirketlerin tek karar noktası olmaları yeni dönemin olumsuz önerme (distopya) içereceğini göstermektedir.Küçük ve tam zengin bir zümrenin tüm insanlığa tahakküm edeceği bir çeşit George Orwell evreni kurgulanmaktadır. İnsanları sanal bir hayat ile mutlu edeceklerini zanneden düşünür ve teorisyenlerin insan doğasından kopuk bir düzen kurguladıkları açıktır.Büyük sıfırlamanın ilginç sloganı da bize dayatılacakları göstermektedir. Hiçbir şeyiniz olmayacak ama çok mutlu olacaksınız!
Savunma Teknolojileri UzmanıKomünizmin liderliğini üstlenen Sovyetler Birliği’nin 1970’ler boyunca tek düze ve kendini tekrar eden bir yapıya dönüşmesi yüzünden rekabetçi yönü kaybolmuştu.Sovyetler Birliği yaşadığı bu sistemsel tıkanıklık nedeni ile 1980’lerin sonlarında yıkıldı. Hem Sovyetleri oluşturan tüm cumhuriyetler bağımsızlık elde ettiler hem de tüm dünyada komünist ülkeler kapitalizme geçiş yaptılar.Aynı dönemde nüfusça en büyük komünist devlet olan Çin Halk Cumhuriyeti de beklenmedik bir siyasi karar ile karma ekonomik modele geçti.O dönemde, Francis Fukuyama artık tarihin sonuna gelindiğini iddia etti. Bu tezinde kapitalizmin tüm dünyada mutlak galip geldiğini ve artık herhangi bir alternatifinin de olmadığı iddia edildi. Ancak, bu görüşün yetersiz ya da fazla heyecanlı olduğu kısa sürede anlaşıldı.Ekonomik modellerin birleşmesi ya da kapitalizm çatısı altında erimesi, küresel dünya algısını siyasi (aynı zamanda ekonomik) model ayrışmasından, kültürlerin (aynı zamanda dinlerin) ayrışması (rekabeti) kavramına evirdi.Bu görüşün teorisyeni Samuel P. Huntington oldu ve makalesi “Medeniyetlerin Çatışması” popüler hale geldi. Amerika Birleşik Devletleri’nin tehdit algısının bu görüş ile şekillenmesi son 30 yıla damgasını vuran tüm siyasi gelişmeler ya da savaşların gerekçesi oldu.Kapitalizmin görece soğuk savaştan başarı ile çıkması ve tüm dünyada etkin hale gelmesi düşünür (entelektüel) çevrelerce her şeyin cevabının artık bu modelde olduğu yanılgısını doğurdu. Oysa bu düşünürler, kapitalizmin ana fikri olan serbest piyasa ile kâr merkezli iş modelinin insan ahlakını ve yaşamını yozlaştırdığını dikkate almadılar.Unutulmamalıdır ki komünist sistem de durağanlaşarak ve rekabetçi doğasını yitirerek insan ahlakını yozlaştırmıştı. Mesela, Çernobil kazası esnasında, ortaya çıkan çevre felaketi komünist bürokrasi ile günlerce tüm insanlıktan gizlendi.İsveç’te bir atmosferik araştırmalar enstitüsünün kazara radyasyon oranlarında artışı tespit etmesi ve bunu paylaşması üzerine kaza ortaya çıktı. Benzer sorunlar tüm gelişmiş kapitalist ülkelerde de yaşandı. Sistemin yol açtığı ahlaki çöküntü ve çevre felaketleri sürekli devam etti.
2000’li yılların başlaması ile o güne kadar yaşanan tüm ahlaki çöküntü ve çevre felaketlerinin kontrolsüz ve sınırsız (vahşi) kapitalizmin bir sonucu olduğu eleştirisi artık önde gelen kapitalistlerden gelmeye başladı. Yalnız kalan kapitalizm zengin ile fakir arasındaki uçurumu büyüttü ve sayısal teknolojileri de kullanarak sanal dünyada yaşayan yoz bir insanlık kurguladı.Yeniden tartışılan kapitalizm teorisinde özel mülkiyetin ortadan kaldırılması ve mahremiyetin kısıtlanması tartışılmaya başlandı. Bir çeşit sıkı kontrollü kapitalizm düşüncesi ortaya çıktı.Hâlâ tartışmalı küresel virüs salgınının 2019 yılında dayatılması ile sistemin insanları kontrol altına almasının mümkün olduğu anlaşıldı.Yeni bir dünya düzeni, büyük sıfırlama kavramları önemli politikacılar ve ekonomistlerin ağzından seslendirilmeye başlandı. Özellikle, geçmişte yaşanan vahşi kapitalizmin bir çeşit günah çıkarması gibi sunulan büyük sıfırlama aslında kapitalizmin açmazının da itirafıdır.Karma ekonominin uygulandığı Çin Halk Cumhuriyeti 2022 başından itibaren bir vatandaş takip ve puanlama sistemine geçmiştir. Bu sistem büyük sıfırlamanın en temelini oluşturan unsurları barındırmaktadır.Güçlü ve öncü kapitalistlerin teorisini kurguladığı büyük sıfırlama ilginç bir şekilde neredeyse tamamen komünist bir ülkede uygulamaya girmiştir.Dünya Ekonomi Formunun kurucusu ve başkanı olan Klaus Schwab büyük sıfırlamanın önde gelen fikir babası ve savunucularından biri olmuştur. Büyük sıfırlama ana unsurları ile aşağıdaki fikirleri önermektedir:Serbest piyasadan kontrollü piyasaya geçiş yapılması
Tüm dünyada devletler üstü şirketlerin tesis edilmesi ile her türlü ekonomik ya da siyasi ilişkinin bu şirketler üzerinden gerçekleştirilmesi Ulus devletlere son verilerek, çok uluslu şirketlerin çatısı altında farklı bir dünya vatandaşlığı kavramı oluşturulması
Asgari geçim ödemesi adı altında çalışsın çalışmasın tüm insanlara ödeme yapacak bir para sisteminin (elektronik para ve ulus devletlerin uzantısı olan merkez banklarının) ortadan kalkması
Özel mülkiyetin bitirilmesi ile kişilerin ihtiyaçlarını kiralama sistemi ile mülkiyetin bir çeşit sosyalizme evrilmesi. Tüm mülkiyetin özel ve küresel şirketlere devredilmesi Hukuk, sağlık ve güvenlik hizmetlerinin de küresel şirketlere devredilmesiKişilerin (ya da eskimiş tabiri ile küresel vatandaşların) mahremiyetinin tamamen sınırlandırılması ve küresel sayısal sistemler ile tam takibin gerçekleştirilmesiTüm yukarıdaki fikirlerin insanların daha mutlu, sosyal olarak ayrımın azaldığı, sağlıklı bir toplum içinde yaşayacaklarını iddia etmesi şaşırtıcıdır. Tam kontrol, mahremiyet eksikliği, çok uluslu şirketlerin tek karar noktası olmaları yeni dönemin olumsuz önerme (distopya) içereceğini göstermektedir.Küçük ve tam zengin bir zümrenin tüm insanlığa tahakküm edeceği bir çeşit George Orwell evreni kurgulanmaktadır. İnsanları sanal bir hayat ile mutlu edeceklerini zanneden düşünür ve teorisyenlerin insan doğasından kopuk bir düzen kurguladıkları açıktır.Büyük sıfırlamanın ilginç sloganı da bize dayatılacakları göstermektedir. Hiçbir şeyiniz olmayacak ama çok mutlu olacaksınız!