KAMBİYO KONTROLÜ
TCMB kayıtlarına göre Türkiye’nin 1 yıl içinde vadesi dolan yurt dışı kısa vadeli borçlarının toplamı 2020 Ocak ayı sonu itibariyle 123.601 milyon USD’dir (123 milyar USD).
2019 yılsonu itibariyle Türkiye toplam borç stoku ise 436.921 milyon USD’dir. 2019 yılbaşı itibariyle toplam borç stoku 443.730 milyon USD olup, Türkiye 2019 yılı içinde 6.809 milyon USD dış borç geri ödemiştir.
Merkez bankası kayıtlarına göre kısa vadeli yurt dışı borçların dağılımı aşağıdaki gibidir.
Türkiye Aralık 2019 ayından bu yana cari işlemler dengesinde eksiye dönmüştü. Üretim verilerindeki olumlu gidiş, ithalatı da teşvik etmeye başlamış, Aralık 2019 ayı sonunda cari işlemler dengesi yaklaşık 1 yıl sonra 2.236 milyon USD, Ocak 2020 ayında ise 1.804 milyon USD cari açık vermişti.
Ekonomide 1980’li yıllardan bu yana yanlış yapılanma, borçlanma ekonomisi, tüketime dayalı ekonomi belli bir süre düzeliyormuş gibi görüntü verdikten sonra tekrar bozulma başlıyordu. Yurt dışı borçlanma, sıcak parayı cazip kılacak önlemler ile cari açık, döviz ihtiyacı bir süre kapanıyordu. Ancak, siyasi ya da ekonomik herhangi bir istikrarsızlık dalgalanmayı beraberinde getiriyordu.
İçine girmiş olduğumuz kriz döneminde, en büyük ihracat pazarlarımız olan Avrupa ve ABD’de (Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere ve Amerika) 2020 yılı içinde %20-30 arasında küçülme beklenmektedir. Ayrıca salgın hastalık nedeni ile diğer önemli döviz girdimiz olan turizmde döviz girdisi çok düşük miktarda gerçekleşeceği hatalı bir tahmin olmaz.
Aralık 2019 yılından bu yana zaten cari dengemiz açık vermeye başlamıştı. Kriz nedeni ile Türkiye’de bulunan sıcak para da Türkiye’yi terk etmektedir. ABD, Avrupa, İngiltere, Japonya merkez bankaları sınırsız para basımı taahhütlerine rağmen halen düzgün bir toparlanma görünmemektedir. Bu kadar para basılmasına rağmen, krizin, kredi krizi olması nedeniyle dolar kredi kapamalarına gittiği için, bizim gibi ülkelerden de döviz çıkışı (sıcak paranın da çıkışının nedeni) olmaktadır.
Sonuç olarak Türkiye’nin bir kısım üretimini, tüketimini gerçekleştirebilmesi için dövize ihtiyacı bulunmaktadır. Kredi geri ödemeleri bunun dışındadır. Türkiye’nin önünde 2 seçenek bulunmaktadır.
Hakan Topkurulu
2019 yılsonu itibariyle Türkiye toplam borç stoku ise 436.921 milyon USD’dir. 2019 yılbaşı itibariyle toplam borç stoku 443.730 milyon USD olup, Türkiye 2019 yılı içinde 6.809 milyon USD dış borç geri ödemiştir.
Merkez bankası kayıtlarına göre kısa vadeli yurt dışı borçların dağılımı aşağıdaki gibidir.
2020 | |
Ocak | |
MERKEZ BANKASI | 8.412 |
BANKER KREDİ | 0 |
MUHABİR AÇIKLARI | 0 |
MEVDUAT | 8.412 |
GENEL HÜKÜMET | |
BANKALAR | 56.759 |
KREDİLER | 6.918 |
DÖVİZ TEVDİAT HESABI | 21.065 |
BANKA MEVDUATI | 13.578 |
TL CİNSİNDEN MEVDUAT | 15.198 |
DİĞER SEKTÖRLER | 58.430 |
TİCARİ KREDİLER | 55.429 |
İTHALAT BORÇLARI | 50.906 |
PREF.&PEŞİN İHRACAT | 4.523 |
DİĞER KREDİLER | 3.001 |
KAMU | 0 |
ÖZEL | 3.001 |
TOPLAM | 123.601 |
Türkiye Aralık 2019 ayından bu yana cari işlemler dengesinde eksiye dönmüştü. Üretim verilerindeki olumlu gidiş, ithalatı da teşvik etmeye başlamış, Aralık 2019 ayı sonunda cari işlemler dengesi yaklaşık 1 yıl sonra 2.236 milyon USD, Ocak 2020 ayında ise 1.804 milyon USD cari açık vermişti.
Ekonomide 1980’li yıllardan bu yana yanlış yapılanma, borçlanma ekonomisi, tüketime dayalı ekonomi belli bir süre düzeliyormuş gibi görüntü verdikten sonra tekrar bozulma başlıyordu. Yurt dışı borçlanma, sıcak parayı cazip kılacak önlemler ile cari açık, döviz ihtiyacı bir süre kapanıyordu. Ancak, siyasi ya da ekonomik herhangi bir istikrarsızlık dalgalanmayı beraberinde getiriyordu.
İçine girmiş olduğumuz kriz döneminde, en büyük ihracat pazarlarımız olan Avrupa ve ABD’de (Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere ve Amerika) 2020 yılı içinde %20-30 arasında küçülme beklenmektedir. Ayrıca salgın hastalık nedeni ile diğer önemli döviz girdimiz olan turizmde döviz girdisi çok düşük miktarda gerçekleşeceği hatalı bir tahmin olmaz.
Aralık 2019 yılından bu yana zaten cari dengemiz açık vermeye başlamıştı. Kriz nedeni ile Türkiye’de bulunan sıcak para da Türkiye’yi terk etmektedir. ABD, Avrupa, İngiltere, Japonya merkez bankaları sınırsız para basımı taahhütlerine rağmen halen düzgün bir toparlanma görünmemektedir. Bu kadar para basılmasına rağmen, krizin, kredi krizi olması nedeniyle dolar kredi kapamalarına gittiği için, bizim gibi ülkelerden de döviz çıkışı (sıcak paranın da çıkışının nedeni) olmaktadır.
Sonuç olarak Türkiye’nin bir kısım üretimini, tüketimini gerçekleştirebilmesi için dövize ihtiyacı bulunmaktadır. Kredi geri ödemeleri bunun dışındadır. Türkiye’nin önünde 2 seçenek bulunmaktadır.
- IMF’nin ülkelere önerdiği, toplam 1 trilyon USD olarak deklare edilen krediden kullanmak, ABD eğer tahvili bulunmayan ülkelere de swap olanağı sağlarsa. Kısa vadeli borç anlamına da gelen swap işlemi yapmaktır. Ancak IMF ve ABD kredilerinin hangi koşullarla bize temin edileceğini tahmin etmek gerekir.
- İkinci seçeneği ise, kendi gücüne güveneceği seçenekleri değerlendirmektir.
- Öncelikle vadesi gelen borçların görüşülerek, faizleri ödenerek uzun vadeye yayılması sağlanmalıdır.
- Bankalarda bulunan Döviz Tevdiat Hesaplarının belirlenen kurla TL’ye dönüşümü sağlanmalı, yastık altında bulunan dövizlerin cari kur (Piyasaya göre belirlenecek kur) ile bir ay içinde bankalara yatırılarak TL karşılıklarının ödenmesi sağlanmalıdır. Bu süre içinde bankalarda bozulmayan dövizler, bu süreden sonra daha düşük bir kurla dönüşümü yapılmalıdır. Elinde, banka kasalarında efektif saklayan kişiler hakkında yasal takibat yapılmalıdır.
- Hali hazırda çok kısıtlı da olsa uygulanan katlı kur uygulaması genişletilmeli, belirlenecek ithal malları için farklı kur üzerinden döviz temin edilmelidir. (Ticari kuruluş dövizleri, ticari işlemler için kullanılması koşulu ile bu uygulamanın dışında tutulmalıdır.
- Sermaye giriş çıkışları denetime tabi tutulmalı, spekülatif amaçlarla yurt içine giren dövizlerin çıkışlarına sınırlama getirilmelidir.
- Döviz kurları Merkez Bankası tarafından günlük olarak, ekonomik dengeler gözetilerek belirlenmelidir. Merkez bankası tarafından belirlenen kurlar ani kur hareketleri nedeniyle oluşacak dengesizliklerin önünü kesecektir.
Hakan Topkurulu