CO27 İlk Haftanın Özeti
Güçlü Politik Söylemler, Yetersiz Finansman, Kordinasyon ve Çeşitlilik6-18 Kasım tarihleri arasında Mısır’ın Şarm El Şeyh kentinde düzenlenen 27. Taraflar Konferansı (COP27), iklim krizinin en kötü etkilerinden kaçınmayı sağlayacak kararların alınmasının beklendiği önemli bir zirve. İlkay DemirdağEtki & Yatırım StratejistiKonferans’ta Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’ne (UNFCCC) taraf tüm ülkeler bir araya geliyor. COP27, iklim değişikliği ve sonuçlarının küresel düzeyde katılımla ele alındığı bir etkinlik olması ve ülkeleri bir arada hareket etmeye yönlendirmesi bakımından önem taşıyor. Zirvede 196 ülkeden 45 binin üzerinde katılımcı yer alıyor.COP27’de 7-8 Kasım tarihlerindeki Liderler Zirvesi’nin ardından 9-16 Kasım tarihlerinde Finans, Bilim, Gençlik ve Gelecek Nesiller, Karbonsuzlaşma, Adaptasyon ve Tarım, Cinsiyet, Su, Sivil Toplum, Enerji, Biyoçeşitlilik konu başlıklarında tematik oturumlar düzenleniyor. Zirvenin son gününde ise Çözümler başlığı altında bir oturum gerçekleşecek.COP27’de ilk hafta geride kalmış durumda ve zirvenin önemli gündem konuları adaptasyon, iklim krizi etkilerini azaltma ve kayıp-zarar mekanizmaları olarak öne çıktı.Adaptasyon / Uyum: Savunmasız toplulukların karşı karşıya olduğu akut iklim tehlikelerine uyum sağlamak için ülkeler, bölgeler, şehirler, işletmeler, yatırımcılar ve sivil toplum kuruluşları tarafından dönüştürücü eylemlerin hızlandırılması.İklim Krizi Etkilerini Azaltma: Halihazırda 1,1 derecenin üzerine çıkan küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefini gerçekleştirmek için ülkelerin açıkladığı Ulusal Katkı Beyanlarının (Nationally Determined Contribution) güçlendirilmesi.Kayıp-Zarar Mekanizmaları: Gelişmekte olan ülkelerin iklim krizi nedeniyle uğradığı ekonomik kayıpların iklim krizinin ortaya çıkmasında tarihsel sorumluluğu en yüksek olan Batı ülkeleri tarafından tazmin edilmesi.Cop27 zirvesinin ilk haftasında aşağıdaki etkinliklerde yer alarak, farklı paydaşlar ile yaptığım görüşmelerden izlenimlerimi derlemeye çalıştım. Climate Action Innovation Zone’da gerçekleşen #Clima- teActionStage, #SustainableInnovationForum ve #hydrogentransitionsummit etkinlikleri, S&P Global Sustainable1 tarafından organize edilen #ClimateFocusedNaturePositive konferansı,
World Climate Foundation tarafından organize edilen #WorldClimateSummit konferansı, Extreme Hangout alanında gençler ve yerli halkların görüşelerine yer verilen paneller serisi, Economist Impact tarafından organize edilen #Digitaltrade transformation for efficiency, sustainability and inclusivity etkinliği, TBD Media Group tarafından organize edilen #Vision2045Summit konferansı, Financial Times tarafından organize edilen #Climatecapital konferansı, Hub Culture’ın ev sahipliğinde Hedera ve Ahura AI tarafından organize edilen konferanslar ve metworking etkinlikleri; ve The New York Times ve Morgan Stanley tarafından organize edilen #Climateforward konferansı.“Kayıp ve Zarar odağına rağmen, en savunmasız ülkelerden gelen delegelerden daha fazla petrol ve gaz lobicisi katılımı ile ilk hafta geride kaldı.”Zirvenin ilk haftasında ön plana çıkan çarpıcı veriler ise şu şekilde: Dünya Meteoroloji Örgütü’ne göre, küresel sıcaklık artışının bu yıl 1850-1900 dönemine göre artış seviyesi: 1,15 derece Küresel Karbon Bütçesi Raporu’na göre, sıcaklık artışını yüzde 50 ihtimalle 1,5 dereceyle sınırlandırmak için kalan yıl: 92050’de Net Sıfır emisyona ulaşma taahhüdü veren ülke sayısı: 138 (dünya nüfusunun yüzde 80’ini olmasına rağmen, bu taahhütler henüz emisyon verilerine yansımış değil)
Climate Action Tracker’a göre 2030’a kadar devreye girmesi beklenen doğal gaz kapasitesindeki artış: %235.Global Witness’e göre COP27’deki fosil yakıt lobicilerinin sayısı: 636 (bu sayı iklim krizinin yıkıcı etkileri karşısında en kırılgan olan 10 ülkenin toplam delege sayısından fazla) COP27’de konuşulanlar, taahhütler ve söylemleri genel olarak değerlendirdiğimde, iklim krizi probleminin çözümü için önemli başlıkları şöyle değerlendiriyorum:Adaptasyon planlarının hayata geçirilmesi için finansman kaynaklarının yaratılmasıEşitlik ve Kapsayıcılık bakış açısı ile çözüm üretilmesiİklim değişikliğini önleyecek sistem değişikliklerinin sağlanabilmesi için inovasyon ve teknolojinin kullanımıNet sıfır hedefleri için karma ve yeni finansman modelleri geliştirilmesiAdaptasyon / Uyum“Büyük ölçekli ve iklim dışı faktörler nedeniyle adaptasyon bir kenara bırakılmamalıdır.”Zirvenin ilk haftasında küresel sera gazı emisyonlarına yönelik açıklanan veriler, sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırmak için gereken emisyon azaltım seviyelerinin başarılamadığını gösteriyor.Öte yandan iklim krizinin etkisi ile yaşanan doğa afetler, yaşamı tüm dünyada ciddi olarak etkiliyor. Birçok ülke iklim krizi etklilerine adaptasyon programları geliştiriyor.Ancak, mevcut büyüme modelleri, iklim tehlikelerine maruz kalma ihtimalini her geçen gün daha da kötüleştiriyor.Halihazırdaki adaptasyon eylemleri bazı bölgelerde fark yaratıyor, ancak çoğu acil ve yakın vadeli risklere öncelik veriyor. Bu durum, adaptasyon konusunda dönüştürücü bir eyleme ne derece ihtiyaç duyulduğunu da gösteriyor.COP27’de yayınlanan UNEP Adaptaston Açığı 2022 raporuna göre, gelişmekte olan ülkelere uluslararası adaptasyon finansmanı akışı 2020’de %4 artışla 29 milyar USD’a ulaştı. Ancak 2030’a kadar yılda 350 milyar USD uyum finansmanına ihtiyaç var.Gelişmekte olan ülkelerdeki açık ise, mevcut uluslararası uyum finansman akışlarından 5 ila 10 kat daha fazla. Ukrayna’daki savaş, küresel arz kıtlığı ve COVID-19 salgını, dünyadaki enerji ve gıda güvenlik krizini tetiklemiş durumda.Büyük ölçekli ve iklim dışı faktörler nedeniyle adaptasyon bir kenara bırakılmamalı. Benzeri görülmemiş bir siyasi iradeye ve adaptasyona yönelik daha birçok uzun vadeli yatırıma acilen ihtiyaç duyuluyor.Eşitlik & Kapsacıyılık“Net sıfıra geçiş adil ve kapsayıcı olmak zorunda.”İklim değişikliği hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerdeki insanların hayatlarını her geçen gün derinden sarsıyor. Dünyanın bir ucundan öteki ucuna, en zengininden en yoksuluna, çocuğundan yaşlısına kadar herkesi etkiliyor.Ancak, iklim değişikliği herkesi aynı oranda etkilemiyor. Kırılgan grupları* daha fazla etkiliyor, daha savunmasız hale getiriyor ve dirençliliğini azaltıyor. Bu halihazırdaki eşitsizliklerin daha da derinleşmesi anlamına geliyor.Pakistan bugün gezegeni ısıtan fosil yakıt emisyonlarının %1’inden daha azına katkıda bulunuyor, ancak bu yaz iklim değişikliğinin daha da kötüleştirdiği, topraklarının üçte birini sular altında bırakan ve tahmini 30 milyar USD hasara neden olan yıkıcı yağmurlara maruz kaldı.İklim krizine dair müzakerelerin bu resim ile yürütülmesi mümkün değil. Toplumun yarısını oluşturan kadınların gezegenin geleceğini şekillendirecek kararlarda ön saflarda olabilmesi gerekiyor.Kadınlar ve kızların iklim değişikliği bağlamındaki gereksinimleri dünya liderleri tarafından göz ardı edildiği takdirde, cinsiyet ve çevre ekseninde gerçekleşen bu problemler de kolay kolay çözüm bulmayacak.İnovasyon“İklim değişikliği değil sistem değişikliğine ihtiyacımız var.”
Şirketlerin, ülkelerin net sıfır hedefleri için yürüttüğü çalışmalara rağmen, küresel ısınmanın önüne hızlı bir şekilde geçmemiz mümkün görünmüyor.2050 net sıfır hedeflerinin tutturulabilmesi için: 2050 itibari ile tamamen yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş yapılmalı, kömürden çıkış 6 kat daha hızlı olmalı, artan nüfusa karşı mevcut tarım alanları genişlemeli, su miktarı ve kalitesi korunmalıBütün bunların gerçekleşmesi için inovasyon ve teknolojinin önemi çok yüksek. İklim krizi ile mücadele kullanılan sistem ve teknolojilerde inovasyona ihtiyamız olduğu kadar, iş yapış ve yaşam şekillerimizde de inovasyona ihtiyacımız var.Finansman“Net sıfır hedeflerine ulaşılabilmesi için karma ve yeni finansman modellerine ihtiyaç bulunmakta.”Gelişmekte olan ülkelerin kayıplarının iklim değişikliğinde sorumluluğu yüksek olan gelişmiş ülkeler tarafından tazmin edilmesi anlamına gelen “kayıp ve zarar” konusu ilk kez bir COP ajandasının resmi gündemi olarak kabul edilse de, gelişmiş ülkelerin liderleri iki gün süren açılış konuşmalarında bu konuya işaret etmedi ve zirvenin ilk haftasındaki finansman taahhütleri ihtiyacın çok uzağında kaldı.Gelişmiş ülkelerin 2020’den itibaren zayıf ekonomilere sağlamayı taahhüt ettiği 100 milyar dolarlık iklim finansmanı henüz istenilen seviyeye ulaşmazken, iklim felaketleri karşısında can ve mal kayıpları giderek artan Pakistan, Sri Lanka, Bangladeş ve Barbados gibi ülkelerin liderleri, mevcut finans sistemini ve iklim finansmanının yetersizliğini eleştirdi.McKinsey tarafından, net sıfır geçiş için teknoloji, altyapı ve doğal kaynaklar gibi fiziksel varlıklara yapılan kümülatif sermaye harcamasının, bugünün yıllık ortalaması olan 5,7 trilyon USD’dan 2050’ye kadar 9,2 trilyon USD’a değişmesi gerektiği tahmin ediliyor.Hem adaptasyon ve mitigasyon, hem de net sıfır hedeferinin gerçekleşebilmesi için gerekli finansman ihtiyacının sadece kamu kaynakları ile karşılanması mümkün değil. Özel sektörün teşvik edilmesi ve karma ve yeni finansman modellerinin geliştirilmesi ise kritik öneme sahip.
Güçlü Politik Söylemler, Yetersiz Finansman, Kordinasyon ve Çeşitlilik6-18 Kasım tarihleri arasında Mısır’ın Şarm El Şeyh kentinde düzenlenen 27. Taraflar Konferansı (COP27), iklim krizinin en kötü etkilerinden kaçınmayı sağlayacak kararların alınmasının beklendiği önemli bir zirve. İlkay DemirdağEtki & Yatırım StratejistiKonferans’ta Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’ne (UNFCCC) taraf tüm ülkeler bir araya geliyor. COP27, iklim değişikliği ve sonuçlarının küresel düzeyde katılımla ele alındığı bir etkinlik olması ve ülkeleri bir arada hareket etmeye yönlendirmesi bakımından önem taşıyor. Zirvede 196 ülkeden 45 binin üzerinde katılımcı yer alıyor.COP27’de 7-8 Kasım tarihlerindeki Liderler Zirvesi’nin ardından 9-16 Kasım tarihlerinde Finans, Bilim, Gençlik ve Gelecek Nesiller, Karbonsuzlaşma, Adaptasyon ve Tarım, Cinsiyet, Su, Sivil Toplum, Enerji, Biyoçeşitlilik konu başlıklarında tematik oturumlar düzenleniyor. Zirvenin son gününde ise Çözümler başlığı altında bir oturum gerçekleşecek.COP27’de ilk hafta geride kalmış durumda ve zirvenin önemli gündem konuları adaptasyon, iklim krizi etkilerini azaltma ve kayıp-zarar mekanizmaları olarak öne çıktı.Adaptasyon / Uyum: Savunmasız toplulukların karşı karşıya olduğu akut iklim tehlikelerine uyum sağlamak için ülkeler, bölgeler, şehirler, işletmeler, yatırımcılar ve sivil toplum kuruluşları tarafından dönüştürücü eylemlerin hızlandırılması.İklim Krizi Etkilerini Azaltma: Halihazırda 1,1 derecenin üzerine çıkan küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefini gerçekleştirmek için ülkelerin açıkladığı Ulusal Katkı Beyanlarının (Nationally Determined Contribution) güçlendirilmesi.Kayıp-Zarar Mekanizmaları: Gelişmekte olan ülkelerin iklim krizi nedeniyle uğradığı ekonomik kayıpların iklim krizinin ortaya çıkmasında tarihsel sorumluluğu en yüksek olan Batı ülkeleri tarafından tazmin edilmesi.Cop27 zirvesinin ilk haftasında aşağıdaki etkinliklerde yer alarak, farklı paydaşlar ile yaptığım görüşmelerden izlenimlerimi derlemeye çalıştım. Climate Action Innovation Zone’da gerçekleşen #Clima- teActionStage, #SustainableInnovationForum ve #hydrogentransitionsummit etkinlikleri, S&P Global Sustainable1 tarafından organize edilen #ClimateFocusedNaturePositive konferansı,
World Climate Foundation tarafından organize edilen #WorldClimateSummit konferansı, Extreme Hangout alanında gençler ve yerli halkların görüşelerine yer verilen paneller serisi, Economist Impact tarafından organize edilen #Digitaltrade transformation for efficiency, sustainability and inclusivity etkinliği, TBD Media Group tarafından organize edilen #Vision2045Summit konferansı, Financial Times tarafından organize edilen #Climatecapital konferansı, Hub Culture’ın ev sahipliğinde Hedera ve Ahura AI tarafından organize edilen konferanslar ve metworking etkinlikleri; ve The New York Times ve Morgan Stanley tarafından organize edilen #Climateforward konferansı.“Kayıp ve Zarar odağına rağmen, en savunmasız ülkelerden gelen delegelerden daha fazla petrol ve gaz lobicisi katılımı ile ilk hafta geride kaldı.”Zirvenin ilk haftasında ön plana çıkan çarpıcı veriler ise şu şekilde: Dünya Meteoroloji Örgütü’ne göre, küresel sıcaklık artışının bu yıl 1850-1900 dönemine göre artış seviyesi: 1,15 derece Küresel Karbon Bütçesi Raporu’na göre, sıcaklık artışını yüzde 50 ihtimalle 1,5 dereceyle sınırlandırmak için kalan yıl: 92050’de Net Sıfır emisyona ulaşma taahhüdü veren ülke sayısı: 138 (dünya nüfusunun yüzde 80’ini olmasına rağmen, bu taahhütler henüz emisyon verilerine yansımış değil)
Climate Action Tracker’a göre 2030’a kadar devreye girmesi beklenen doğal gaz kapasitesindeki artış: %235.Global Witness’e göre COP27’deki fosil yakıt lobicilerinin sayısı: 636 (bu sayı iklim krizinin yıkıcı etkileri karşısında en kırılgan olan 10 ülkenin toplam delege sayısından fazla) COP27’de konuşulanlar, taahhütler ve söylemleri genel olarak değerlendirdiğimde, iklim krizi probleminin çözümü için önemli başlıkları şöyle değerlendiriyorum:Adaptasyon planlarının hayata geçirilmesi için finansman kaynaklarının yaratılmasıEşitlik ve Kapsayıcılık bakış açısı ile çözüm üretilmesiİklim değişikliğini önleyecek sistem değişikliklerinin sağlanabilmesi için inovasyon ve teknolojinin kullanımıNet sıfır hedefleri için karma ve yeni finansman modelleri geliştirilmesiAdaptasyon / Uyum“Büyük ölçekli ve iklim dışı faktörler nedeniyle adaptasyon bir kenara bırakılmamalıdır.”Zirvenin ilk haftasında küresel sera gazı emisyonlarına yönelik açıklanan veriler, sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırmak için gereken emisyon azaltım seviyelerinin başarılamadığını gösteriyor.Öte yandan iklim krizinin etkisi ile yaşanan doğa afetler, yaşamı tüm dünyada ciddi olarak etkiliyor. Birçok ülke iklim krizi etklilerine adaptasyon programları geliştiriyor.Ancak, mevcut büyüme modelleri, iklim tehlikelerine maruz kalma ihtimalini her geçen gün daha da kötüleştiriyor.Halihazırdaki adaptasyon eylemleri bazı bölgelerde fark yaratıyor, ancak çoğu acil ve yakın vadeli risklere öncelik veriyor. Bu durum, adaptasyon konusunda dönüştürücü bir eyleme ne derece ihtiyaç duyulduğunu da gösteriyor.COP27’de yayınlanan UNEP Adaptaston Açığı 2022 raporuna göre, gelişmekte olan ülkelere uluslararası adaptasyon finansmanı akışı 2020’de %4 artışla 29 milyar USD’a ulaştı. Ancak 2030’a kadar yılda 350 milyar USD uyum finansmanına ihtiyaç var.Gelişmekte olan ülkelerdeki açık ise, mevcut uluslararası uyum finansman akışlarından 5 ila 10 kat daha fazla. Ukrayna’daki savaş, küresel arz kıtlığı ve COVID-19 salgını, dünyadaki enerji ve gıda güvenlik krizini tetiklemiş durumda.Büyük ölçekli ve iklim dışı faktörler nedeniyle adaptasyon bir kenara bırakılmamalı. Benzeri görülmemiş bir siyasi iradeye ve adaptasyona yönelik daha birçok uzun vadeli yatırıma acilen ihtiyaç duyuluyor.Eşitlik & Kapsacıyılık“Net sıfıra geçiş adil ve kapsayıcı olmak zorunda.”İklim değişikliği hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerdeki insanların hayatlarını her geçen gün derinden sarsıyor. Dünyanın bir ucundan öteki ucuna, en zengininden en yoksuluna, çocuğundan yaşlısına kadar herkesi etkiliyor.Ancak, iklim değişikliği herkesi aynı oranda etkilemiyor. Kırılgan grupları* daha fazla etkiliyor, daha savunmasız hale getiriyor ve dirençliliğini azaltıyor. Bu halihazırdaki eşitsizliklerin daha da derinleşmesi anlamına geliyor.Pakistan bugün gezegeni ısıtan fosil yakıt emisyonlarının %1’inden daha azına katkıda bulunuyor, ancak bu yaz iklim değişikliğinin daha da kötüleştirdiği, topraklarının üçte birini sular altında bırakan ve tahmini 30 milyar USD hasara neden olan yıkıcı yağmurlara maruz kaldı.İklim krizine dair müzakerelerin bu resim ile yürütülmesi mümkün değil. Toplumun yarısını oluşturan kadınların gezegenin geleceğini şekillendirecek kararlarda ön saflarda olabilmesi gerekiyor.Kadınlar ve kızların iklim değişikliği bağlamındaki gereksinimleri dünya liderleri tarafından göz ardı edildiği takdirde, cinsiyet ve çevre ekseninde gerçekleşen bu problemler de kolay kolay çözüm bulmayacak.İnovasyon“İklim değişikliği değil sistem değişikliğine ihtiyacımız var.”
Şirketlerin, ülkelerin net sıfır hedefleri için yürüttüğü çalışmalara rağmen, küresel ısınmanın önüne hızlı bir şekilde geçmemiz mümkün görünmüyor.2050 net sıfır hedeflerinin tutturulabilmesi için: 2050 itibari ile tamamen yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş yapılmalı, kömürden çıkış 6 kat daha hızlı olmalı, artan nüfusa karşı mevcut tarım alanları genişlemeli, su miktarı ve kalitesi korunmalıBütün bunların gerçekleşmesi için inovasyon ve teknolojinin önemi çok yüksek. İklim krizi ile mücadele kullanılan sistem ve teknolojilerde inovasyona ihtiyamız olduğu kadar, iş yapış ve yaşam şekillerimizde de inovasyona ihtiyacımız var.Finansman“Net sıfır hedeflerine ulaşılabilmesi için karma ve yeni finansman modellerine ihtiyaç bulunmakta.”Gelişmekte olan ülkelerin kayıplarının iklim değişikliğinde sorumluluğu yüksek olan gelişmiş ülkeler tarafından tazmin edilmesi anlamına gelen “kayıp ve zarar” konusu ilk kez bir COP ajandasının resmi gündemi olarak kabul edilse de, gelişmiş ülkelerin liderleri iki gün süren açılış konuşmalarında bu konuya işaret etmedi ve zirvenin ilk haftasındaki finansman taahhütleri ihtiyacın çok uzağında kaldı.Gelişmiş ülkelerin 2020’den itibaren zayıf ekonomilere sağlamayı taahhüt ettiği 100 milyar dolarlık iklim finansmanı henüz istenilen seviyeye ulaşmazken, iklim felaketleri karşısında can ve mal kayıpları giderek artan Pakistan, Sri Lanka, Bangladeş ve Barbados gibi ülkelerin liderleri, mevcut finans sistemini ve iklim finansmanının yetersizliğini eleştirdi.McKinsey tarafından, net sıfır geçiş için teknoloji, altyapı ve doğal kaynaklar gibi fiziksel varlıklara yapılan kümülatif sermaye harcamasının, bugünün yıllık ortalaması olan 5,7 trilyon USD’dan 2050’ye kadar 9,2 trilyon USD’a değişmesi gerektiği tahmin ediliyor.Hem adaptasyon ve mitigasyon, hem de net sıfır hedeferinin gerçekleşebilmesi için gerekli finansman ihtiyacının sadece kamu kaynakları ile karşılanması mümkün değil. Özel sektörün teşvik edilmesi ve karma ve yeni finansman modellerinin geliştirilmesi ise kritik öneme sahip.